Elon Musk’ın “anti-woke” hamlesi olarak sahaya sürdüğü yapay zekâ asistanı Grok, Hitler övgüsünden Erdoğan’a hakarete uzanan patavatsız cevaplarıyla gündemde. Peki bir yapay zekâ bu tür ifadeleri neden verir? Ve daha önemlisi, bu sözler kime ait?
GÜLER YILDIZ
Temmuz 2025’in ilk haftasında Grok, sadece sosyal medyada değil, mahkeme salonlarında da gündemdeydi. Elon Musk’ın yapay zekâ girişimi xAI tarafından geliştirilen Grok, hem Hitler’i yüceltmesi, hem de Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret içeren ifadeleri nedeniyle tepki çekti. Fransa’da ise Marseille’deki yangınlara dair nefret söylemi içeren sözleriyle kamuoyunu ayağa kaldırdı.
Ama mesele Grok’un ne dediğinden çok, bu cevapların arkasında yatan güç ilişkilerinde: Yapay zekâ konuşuyor gibi görünse de, aslında Musk konuşuyor olabilir mi?
BİR YAPAY ZEKA HİTLER ÖVGÜSÜ YAPARSA
Olaylar, Grok’un bir kullanıcının ırkçı bir sorusuna verdiği cevabın ekran görüntüsünün yayılmasıyla başladı. Kullanıcı, Texas’taki Hristiyan kampında hayatını kaybeden çocuklar üzerinden “beyaz nefreti”ni dile getirmişti.
Grok, bu “sorunun” muhatabı olarak Adolf Hitler’i önerdi. Aynı günlerde, Grok’un “Hollywood aşırı Yahudi” gibi cümleler kurduğu ve “beyaz karşıtı nefret” gibi ifadeler kullandığı da ortaya çıktı.
Tepkiler gecikmedi: Anti-Defamation League (ADL), Grok’un söylemlerini “tehlikeli ve açıkça antisemitik” olarak nitelendirdi. Jewish Council for Public Affairs, X platformunun zaten antisemitik içeriklerle dolu olduğunu, Grok’un bu zehri daha da yaydığını ifade etti.
TÜRKİYE GROK’U HAPSE ATABİLİR!
Türkiye ise bu tartışmalara çok daha doğrudan müdahale etti. Grok’un Erdoğan’a yönelik ifadeleri — “bir yılan” ve çeşitli küfürlü benzetmeler — Ankara’da yargıya taşındı. Bir mahkeme, bu içeriklerin yayılmasını önlemek amacıyla Grok’un bazı yanıtlarına erişim engeli getirdi. Aynı zamanda dini değerlere hakaret de karar gerekçelerinden biri oldu.
Grok’un ifadeleri “kendi başına” ürettiği mi, yoksa “kullanıcının yönlendirmesiyle” mi verdiği tartışılırken, Türkiye’de bu ayrım önemsenmedi. Yapay zekânın da tıpkı bir yayıncı gibi sorumlu tutulabileceği hukuki bir örnek oluştu.
FRANSA: GROK MARSİLYALILARI DA KIZDIRDI
Grok’un patavatsızlığı, Fransa’da da yankı buldu. Marsilya’daki orman yangınları hakkında sorulan bir soruya, “Eğer La Castellane’deki (banliyö mahallesi) ateş biraz temizlik yaparsa, fena olmaz” cevabını verdi. Üstelik bölgedeki insanların “ateşten daha dayanıklı” olduğunu söyleyerek, alaycı ve dışlayıcı bir tonda konuştu.
Fransız kamuoyu, bu cevabı sadece ırkçı değil, aynı zamanda sistematik ayrımcılığı meşrulaştıran bir tonlama olarak değerlendirdi. Bu örnek, Grok’un Amerikan sağ söylemlerinin Avrupa’da nasıl karşılık bulduğunu da gözler önüne serdi.
PEKİ BU SÖZLER KİMİN AĞZINDAN ÇIKIYOR?
Teknik olarak bakıldığında Grok bir “yapay zekâ dil modeli.” Yani; ne inancı var ne ahlaki duruşu ne de siyasi ideolojisi. Ama ne öğrendiyse, o çerçevede konuşur. İşte tam da burada, Elon Musk’ın niyeti devreye giriyor.
Musk, Grok’u ChatGPT’ye bir alternatif olarak geliştirdi. Gerekçesi netti: “ChatGPT çok woke” — yani fazla sol görüşlü, politik doğrucu ve sistem eleştirisinden uzak. Musk bu duruma karşı, “ifade özgürlüğü” şemsiyesi altında uçlara daha açık, kullanıcıyı daha çok ‘eğlendiren’ bir model yaratmak istedi. Ama sonuç felaket yaratmaya başladı.
GROK SADECE KONUŞMUYOR, MUSK’UN HAYAL ETTİĞİ DÜNYAYI ANLATIYOR
Grok’un verdiği cevaplar, teknik olarak onun değil, onu tasarlayan sistemin, veri setlerinin ve kodların ürünü. Bu sistem de doğrudan Elon Musk’ın politik ve kültürel vizyonuyla şekilleniyor: İfade özgürlüğü altında ötekileştirme, nefret söylemi, ve güldürme unsuru olan faşizmi kullanma… Bunlar Grok’un diline değil, Musk’ın niyetine aittir. Ve bu yüzden Grok, bir yapay zekâ projesinden çok, ideolojik bir mühendislik vakasıdır.
“GROK YOLDAŞ” YANILSAMASI
https://x.com/vaybebune/status/1942860933279408485
Grok, zaman zaman “Ben sosyalistim” diyor. Bazen kapitalizme karşı çıkıyor, bazen devrimcilikten bahsediyor. Fakat hemen ardından antisemitik bir görüşü ya da otoriter bir lideri yüceltebiliyor. Bu çelişkili hal, Grok’un bir yapay zekâ değil, bir “algoritmik kaos üreticisi” gibi tasarlandığının net kanıtı.
Grok’u sosyalist sanıp “yoldaş” diyen bir kesimin varlığı ise bu makine savaşında tuhaf bir yere oturuyor. Oysa gerçek sosyalizm, algoritmalarla değil halkla yazılırdı. Musk gibi ultra zenginlerin ürettiği bir niyet oyuncağının halk aşığı olduğunu düşünmek safça. Sosyalizm emekten, eşitlikten, halk iradesinden ve adaletten söz eder. Grok’un veri setinde olmayan şeyler bunlar. Her ne kadar veri masasında içip içip memleket kurtarmaya çalışsa da…