Gerçeğe yeni ses
Nûmedya24

Danıştay’dan Barış Akademisyenleri için emsal karar I

 İhraç hukuksuz, göreve dönmeliler

Danıştay’dan Barış Akademisyenleri için emsal karar I

Barış Akademisyenleri hakkında göreve iade yönünde emsal nitelikte karar veren Danıştay 5. Dairesi, bildirinin örgüt bağlantısına delil sayılamayacağını vurguladı. Karar, dikkat çekici biçimde, PKK’nin silahlı mücadeleye veda ettiğini açıkladığı gün alındı.

HABER MERKEZİ- Danıştay 5. Dairesi, Barış Akademisyenleri hakkında önemli bir karara imza attı. Kararda, Anayasa Mahkemesi’nin daha önce verdiği “hak ihlali” kararlarına rağmen görevlerine dönemeyen akademisyenlerin iade edilmesi gerektiği vurgulandı.

Danıştay Beşinci Dairesi, “Bu Suça Ortak Olmayacağız” bildirisi nedeniyle kamu görevinden ihraç edilen bir akademisyen hakkında görevine iade ve tüm haklarının yasal faiziyle ödenmesi yönünde karar verdi. 1’e karşı 4 oyla alınan bu karar, Anayasa Mahkemesi’nin hak ihlali tespitlerine rağmen görevlerine dönemeyen Barış Akademisyenleri için emsal niteliği taşıyor.

Akdeniz Üniversitesi’nden ihraç edilen bir akademisyen hakkında verilen kararda, akademisyenin görevine iadesine ve tüm hak kayıplarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine hükmetti.

BİLDİRİNİN PKK İLE İLGİSİ YOK

T24’ten Ceren Bayar imzalı habere göre, Danıştay kararında, Anayasa Mahkemesi’nin 2019 yılında verdiği ihlal kararına atıf yapılarak, söz konusu bildirinin (Bu Suça Ortak Olmayacağız) içeriğinin ifade ve düşünce özgürlüğü kapsamında kaldığını, terör propagandası ya da şiddete çağrı olarak yorumlanamayacağını belirtti. Bildirinin, PKK/KCK örgütünün söylemleriyle özdeşleştirilemeyeceği ve güvenlik güçlerine yönelik nefreti körüklemediği sonucuna varıldı.

Özellikle şu ifadeler dikkat çekti:

דAnayasal sadakat yükümlülüğüne aykırı hareket ettiğine dair değerlendirme, PKK/KCK ile somut bağlantı kurulmadan kamu görevinden çıkarma gerekçesi yapılamaz.”

DANIŞTAY KARARI PKK’NİN SİLAHLARI YAKTIĞI GÜN GELDİ

Kararın zamanlaması da sembolik bir anlam taşıyor. Aynı gün, PKK silahlı mücadeleye son verdiğini duyurdu. Böylece, çatışmaların sona erdirilmesini talep eden akademisyenlere yönelik hukuksuz uygulamaların yargı tarafından bir kez daha reddedilmesi, Türkiye’de barış ve ifade özgürlüğü açısından çarpıcı bir gelişmeye işaret ediyor.

Bu karar, farklı idare mahkemelerinde benzer davalarda çıkan çelişkili kararlar nedeniyle Barış Akademisyenleri için emsal teşkil edebilecek nitelikte görülüyor. Danıştay’ın bu kararıyla akademisyenlerin görevlerine dönüşlerinin önünü açabilecek önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

NE OLMUŞTU?

Barış İçin Akademisyenler bildirisi veya “Bu Suça Ortak Olmayacağız” bildirisi 2015-1016’da Özyönetim direnişi sırasında Kürdistan’da ilan edilen sokağa çıkma yasaklarının ve devlet şiddetinin sona ermesi için 2212 akademisyenin imzaladığı bildiriydi.

Aralarında Esra Mungan, Ahmet İnsel, Ayşe Gül Altınay, Murat Paker, Nazan Üstündağ gibi isimlerin olduğu imzacılar hakkında adli soruşturma başlatıldı, çok sayıda imzacı tutuklandı ve hemen hepsi 2016’da akademiden ihraç edildi.

11 Ocak 2016’da açıklanan bildiride yer alan başlıca talepler şunlardı:

×

  • “Devletin başta Kürt halkı olmak üzere tüm bölge halklarına karşı gerçekleştirdiği katliam ve uyguladığı bilinçli sürgün politikasından derhal vazgeçmesi”
  • “Sokağa çıkma yasaklarının kaldırılması”
  • “Gerçekleşen insan hakları ihlallerinin sorumlularının tespit edilerek cezalandırılması”
  • “Yasağın uygulandığı yerde yaşayan vatandaşların uğradığı maddi ve manevi zararların tespit edilerek tazmin edilmesi” ve “bu amaçla ulusal ve uluslararası bağımsız gözlemcilerin yıkım bölgelerinde giriş, gözlem ve raporlama yapmasına izin verilmesi”
  • “Müzakere koşullarının hazırlanması” ve “kalıcı bir barış için çözüm yollarının kurulması”
  • “Hükümetin Kürt siyasi iradesinin taleplerini içeren bir yol haritasını oluşturması”
  • “Müzakere görüşmelerinde toplumun geniş kesimlerinden bağımsız gözlemcilerin bulunması”

Benzer Haberler