Maduro, Donald Trump ile yaklaşık 10 gün önce yaptıkları telefon görüşmesinin “saygılı ve samimi bir havada” geçtiğini belirterek, “Diyalog ve barış fırsatlarını aramaktan vazgeçmeyeceğiz” dedi.
HABER MERKEZİ – İki ülke arasında gerginlik devam ederken Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, ABD Başkanı Donald Trump ile yaklaşık 10 gün önce bir telefon görüşmesi yaptığını doğruladı.
Trump da 1 Aralık’ta gazetecilerin Maduro ile görüşüp görüşmediği yönündeki soruya “Bu konuda yorum yapmak istemiyorum. Cevap evet” ifadeleriyle yanıt vermişti.
Trump, Maduro ile görüştü mü? | “Yorum yok, cevap evet”
SAMİMİ BİR GÖRÜŞME
Nicolas Maduro, görüşmenin içeriğine ilişkin ise şunları söyledi:
Venezuela Devlet Başkanı Maduro, 2 Aralık’ta ülkenin başkenti Caracas’ta düzenlediği mitingde de ABD’ye “şartlı barış” çağrısı yaparak, “Barış istiyoruz ama egemenlik ve özgürlük içeren bir barış” ifadelerini kullanmıştı.
Maduro’dan ABD’ye şartlı “barış” çağrısı
ABD-VENEZUELA GERİLİMİ
ABD, Ağustos ayında Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro’nun uyuşturucu kaçakçılığı ve suç örgütleriyle bağlantısı olduğunu iddia etmiş, Maduro’nun tutuklanmasına sağlayacak bilgiyi verenler için 50 milyon dolarlık ödül açıklamıştı.
ABD Başkanı Donald Trump da Kasım ayı başında Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro’nun “günlerinin sayılı mı” olduğu sorusuna “evet” yanıtını vermişti.
24 Ekim’de de ABD, Kolombiya Devlet Başkanı Gustavo Petro’ya, ABD’ye kokain akışını durdurmayı reddettiği iddiasıyla yaptırımlar uyguladı.
ABD, Maduro ve üst düzey Venezuelalı yetkililerin yönettiği iddia edilen Cartel de los Soles örgütünü ise kısa süre önce “yabancı terör örgütleri” listesine almıştı. Venezuela bu kararı, “ülkeye müdahale için bahane oluşturma girişimi” olarak nitelendirmişti.
ABD’nin “uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele” iddiasıyla dünyanın en büyük uçak gemisi USS Gerald R. Ford’u bölgeye göndermesi de tansiyonu yükseltmişti. Maduro ise buna yanıt olarak ülke genelinde 4,5 milyon milis gücünü seferber ettiğini açıklamış, olası bir saldırıyı püskürtmeye hazır olduklarını söylemişti.



