BIG_TP
Bluesky Social Icon
Gerçeğe yeni ses
Nûmedya24

Aile içi şiddet tırmanıyor I

Fransa’da 2024’te kadına yönelik 272 bin vaka

Aile içi şiddet tırmanıyor I

Fransa İçişleri Bakanlığı, 2024’te güvenlik güçleri tarafından çoğu kadın olmak üzere yaklaşık 272 bin 400 aile içi şiddet mağduru kaydedildiğini açıkladı. Feminist örgütlere göre bu rakam, gerçek rakamların çok altında.

HABER MERKEZİ – Fransa’da 2024’te güvenlik birimleri, mevcut ya da eski partnerleri tarafından şiddet gören 272 bin 400 kişiyi mağdur olarak kaydetti.

×İçişleri Bakanlığı’nın dün açıkladığı bu rakam, 2023’e göre neredeyse sabit kaldı (%0,4 artış). Oysa 2016 ile 2023 yılları arasında, mağdurların seslerini daha çok duyurmaları ve polis ile jandarma birimlerinde mağdurların kabul koşullarının iyileştirilmesi sayesinde bu sayı, iki katına çıkmıştı.

EN ÇOK FİZİKSEL ŞİDDET

Verilere göre aile içi şiddet vakalarının üçte ikisini fiziksel şiddet oluşturuyor.

Mağdurların yüzde 84’ü kadın, şiddet uygulayanların ise yüzde 85’i erkek.

Bir partner veya eski partnerin uyguladığı şiddetin mağdurlarının yüzde 64’ü fiziksel şiddete, yüzde 31’i sözel veya psikolojik şiddete ve yüzde 5’i cinsel şiddete maruz kaldı.

2023’te olduğu gibi şiddetin en yoğun yaşandığı bölgeler Pas-de-Calais, La Réunion, Nord, Somme ve Seine-Saint-Denis.

2016 ile 2023 yılları arasında bildirilen aile içi şiddet vakalarının iki katına çıkması, SSMSI’ye göre, hem “kadınların konuşma cesareti kazanması” hem de “polis ve jandarma birimlerinde mağdurların karşılanma koşullarının iyileşmesi” ile bağlantılı.

GERÇEK BİR FEMİNİST EYLEME İHTİYACIMIZ VAR

Humanite Gazetesi’ne konuşan Nous Toutes (Biz Hepimiz) adlı feminist kolektif aktivisti Nahilé’ye göre bakanlığın açıkladığı bu rakamlar gerçeği yansıtmıyor. “Çoğu şiddet vakası, sadece yapılan şikayetlere dayandığı için İçişleri Bakanlığı tarafından kaydedilmiyor. Çok sayıda insanın, farklı nedenlerle, yaşadıkları talihsizlikleri anlatmak için karakola gidemediğini biliyoruz” diye ekliyor.

Fransa’da da şiddete uğrayan bir kadının karakol deneyimi, karşılanması, şikayetinin kayda alınması ve adli sürece kadar uzanan yol oldukça engebeli. SSMSI, 2016’dan bugüne bir ilerleme olduğunu ileri sürse de feminist dernek ve kolektifler aynı kanaati paylaşmıyor:

דMağdurlar her zaman konuştu, sorun onların duyulmaması, dinlenmemesiydi. Çifte bir şiddete, çifte bir cezaya tanık oluyoruz: Evlerinde bir travma geçirdikten sonra, kadınlar polis ve adalet sisteminin acımasızlığına maruz kalıyorlar.”

“Gerçek bir feminist eylem planına ve rıza kültürüne sahip bir toplumun inşasına ihtiyacımız var, cinsiyetçi şiddeti hiçbir şekilde durdurmayan ve mağdurlara daha iyi eşlik etmeye izin vermeyen yetersiz önlemlere değil” diye itiraz ediyor Nous Toutes aktivisti.

Benzer Haberler