Bondi Plajı’ndaki Yahudilerin Hanuka kutlamasına yönelik saldırıya ilişkin soruşturmada, saldırganların Filipinler seyahati ile araçta bulunan IŞİD bayrakları arasındaki olası bağlantı güvenlik birimleri tarafından inceleniyor.
HABER MERKEZİ – Avustralya’nın New South Wales (NSW) eyaletinde, Yahudilerin Hanuka Bayramı’nı kutladığı sırada Bondi Plajı’nda düzenlenen ve aralarında bir çocuğun da bulunduğu 15 kişinin yaşamını yitirdiği saldırıya ilişkin soruşturma sürüyor.
Avustralya makamları tarafından “terör saldırısı” olarak tanımlanan olayla ilgili soruşturmada saldırganların IŞİD bağlantısına ilişkin dikkat çekici ayrıntılar da ortaya çıkıyor.
Soruşturmada iki ana başlık öne çıkıyor. Soruşturmanın ilk ayağını, saldırıyı gerçekleştiren baba Sajid Akram (50) ve oğlu Naveed Akram’ın (25) katliamdan kısa süre önce Filipinler’e yaptıkları seyahat oluşturuyor. İkinci başlık ise saldırının hemen öncesinde, saldırganlardan birine ait olduğu belirlenen ve saldırının düzenlendiği noktaya yakın park edilmiş bir araçta bulunan iki IŞİD bayrağı.
Guardian’da yer alan habere göre yetkililer, iki başlık arasında olası bir bağ üzerinde duruyor. Filipinler’in özellikle güneyindeki Mindanao Adası, 1980’lerden bu yana İslamcı silahlı grupların faaliyet gösterdiği bölgeler arasında yer alıyor. Soruşturma kapsamında adı geçen baba ve oğulun bu bölgeye seyahat etmiş olmaları, güvenlik birimlerinin dikkatini buraya yoğunlaştırdı.
FİLİPİNLER ZİYARETİNDEN İKİ HAFTA SONRA BONDİ SALDIRISI
Filipinlerli yetkililer, baba ve oğlun 1 Kasım’da ülkeye giriş yaptığını, Mindanao’daki Davao kentine gittiklerini ve 28 Kasım’da Manila üzerinden Sydney’e döndüklerini açıkladı. Bu dönüşten yaklaşık iki hafta sonra ise Bondi Plajı’ndaki saldırı gerçekleştirildi.
Habere göre soruşturma kapsamında iki saldırganın Filipinler’de ne yaptığına dair henüz net bir bilgi bulunmuyor. Ancak güvenlik uzmanları, uzun süredir yurt dışında radikal gruplarla temasın, deneyimsiz kişileri dahi kısa sürede saldırı düzenleyebilecek noktaya taşıyabildiğine dikkat çekiyor. Baba ve oğulun seyahatinin amacına dair olasılıklardan birinin Mindanao’daki sınırlı sayıdaki aktif radikal yapıdan askeri eğitim alınmış olması olarak değerlendiriliyor. Ancak uzmanlara göre bu senaryo, Avustralya’dan gelen deneyimsiz iki kişinin ciddi lojistik ve güvenlik engellerini aşmasını gerektiriyor. Uzmanlar, bu tür yurt dışı temasların her zaman askeri beceri kazandırmak için değil, ideolojik bağlanmayı ve kararlılığı güçlendirmek için kullanıldığını vurguluyor.
SALDIRGANIN İZLENDİĞİ ORTAYA ÇIKMIŞTI
Öte yandan saldırının ardından yapılan açıklamalarda saldırgan Naveed Akram’ın, Ekim 2019’da Avustralya Güvenlik İstihbarat Teşkilatı (ASIO) tarafından takibe alındığı belirtilmişti. Avustralya Başbakanı Anthony Albanese, Akram’ın bazı kişilerle olan bağlantıları nedeniyle altı ay boyunca incelendiğini söyledi. ABC’nin haberine göre, bu inceleme IŞİD bağlantılı bir hücreye ilişkin iddiaları da kapsıyordu.
24 yaşındaki Naveed Akram gözaltında iken babası Sajid Akram ise polis tarafından olay yerinde öldürüldü.
Öte yandan hastanelerdeki yaralıların tedavisi ise sürüyor. Yaralılardan 10’unun sağlık durumu ise kritik.



