BIG_TP
Bluesky Social Icon
Gerçeğe yeni ses
Nûmedya24

DEM Parti Eş Genel Başkanı Bakırhan:

Kürt meselesi bir hukuk meselesidir

DEM Parti Eş Genel Başkanı Bakırhan:

Kürt meselesinin “bir hukuk meselesi” olduğunu vurgulayan Bakırhan, “Cumhuriyet ‘ilan edilmiş ama eksik bırakılmıştır.’ Bugün artık o eksiği tamamlamak zorundayız. Bunu, Kürt olgusunu Cumhuriyetin yasallığına ekleyerek tamamlayabiliriz” dedi.

HABER MERKEZİ – DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi’ne dair Meclis Genel Kurulu’nda konuştu.

Bakırhan, Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile diğer siyasi tutsakların isimlerini sıralayarak konuşmasına başladı.

Bütçenin bir ülkenin aynası olduğunu söyleyen Bakırhan, “Toplumsal barışı konuştuğumuz bugünlerde önümüzde duran 2026 bütçesinde savunma ve güvenlik kalemlerine ayrılan kaynak, önceki yıla oranla yüzde 34 oranında artırılmış durumda. Savunma ve güvenlik harcamaları artırılırken sosyal devletin, adaletin, yerel demokrasinin, barışın ve hukukun bütçesi kısılıyorsa, orada bir tercihi konuşuyoruz demektir. Türkiye, her devlet gibi savunma ve güvenlik için tabiki bütçe ayıracak. Ama savunmaya 10 verilip sağlık, eğitim ve adalete 1 bırakılıyorsa, bu denge sorunu değil, tercih sorunudur” diye konuştu.

“KÜRT MESELESİ, BİR HUKUK MESELESİDİR”

Türkiye tarihindeki demokrasi karşıtı uygulamaları ve darbe dönemlerinde yaşananları hatırlatan Bakırhan, “Takvimler 4 Kasım 2016’ya geldiğinde Selahattinler, Figenler evlerinden alınmasaydı; belediyelere kayyumlar atanmasaydı, demokratik siyaset darbelenmezdi. Türkiye’de cumhuriyet demokrasiyle buluşsaydı, bu topraklarda yaşayan her yurttaşın bambaşka hikayeleri olabilirdi” dedi.

“Kürt meselesini konuşurken önce şunu tespit etmemiz gerekiyor: Bu ülkeyi bir asırdır yönetenlerin en temel hatası, Kürt meselesini yanlış teşhis etmesidir” diyen Bakırhan, Kürt meselesinin az gelişmişlik, geri kalmışlık ve terör meselesi olmadığını, eşit yurttaşlık ve demokratik haklar meselesi olduğunu vurguladı. Bakırhan, devamında şöyle konuştu:

×Ama en önemlisi; Kürt meselesi, bir hukuk meselesidir. Kürt’ün hukukunu tanıma üniter devlet içinde pekâlâ mümkündür. Üniter devlet demek ne devletin inkârı ne de Kürt’ün inkarıdır. Kürtlerin eşit yurttaşlar olarak hakkını savunması üniter devlet için bir risk değil, aksine güvencedir.”

KÜRTLER DIŞINA İTİLİYOR

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş yıllarına dair tarihsel süreci anlatan Bakırhan, “Cumhuriyet, Kürtlerin omuz verdiği bir kurtuluşun ardından ilan ediliyor ama Kürdün hukuku kurucu metinlerin dışına itiliyor” diye konuştu.

Bugün Türkiye’nin karşı karşıya olduğu bölgesel tehditlere ve içerideki çoklu krizlere çözümün ancak demokrasiyle mümkün olacağını belirten Bakırhan, geçmişe bakıp ders çıkarılması gerektiğinin altını çizdi ve “Kürt tehlikedeyse Türk de tehlikededir” dedi.

“ZAMANIN RUHU YEREL DEMOKRASİDİR”

“86 milyon yurttaşı, yüz binlerce okulu, binlerce kamu kurumunu, milyonlarca insanı merkezden yönetmeye çalışmak artık hem imkânsızdır hem sağlıksızdır“ diyen Bakırhan, şunları söyledi:

“Demokratik aklın gereği, yerel yönetimlerin güçlendirilmesidir. Zamanın ruhu yerel demokrasidir. Hukuku ve demokrasiyi rota edinmeyen bir Türkiye ne idari ne etnik ne de inançsal gerilimleri çözebilir.

Yerel demokrasi ülkeyi bir arada tutan harçtır. Yerel yönetimlerin kayyım uygulamalarıyla değil, halkın seçtiği temsilciler aracılığıyla yönetilmesini istiyoruz.”

“ÖCALAN YOK SAYILAMAZ BİR AKTÖR”

“Kürt meselesinin son 40 yılı konuşulurken, herkesin bildiği ama çoğu zaman yüksek sesle tartışmaktan kaçındığı bir gerçek var” diyen Bakırhan, bunu şöyle açıkladı:

דSayın Öcalan, bu meselenin çözümünde yok sayılması mümkün olmayan bir aktördür. 1993’ten bu yana farklı dönemlerde çeşitli ateşkes ve müzakere çağrıları yaptığını biliyoruz. 1 Bu mesele, susturarak değil, konuşarak çözülür.

Bu sürecin seyrini belirlemiş Öcalan’ın, barış için söz kurması kadar doğal bir şey yoktur; bunun yolu da yaşam, iletişim ve çalışma şartlarının sağlanmasıdır.

Tam da bu noktada Sayın Öcalan’ın ‘Kürtleri Cumhuriyete hukuk kapısından dahil etmek istiyoruz’ tespitinin çok önemli ve kritik olduğunu belirtmeliyiz. Cumhuriyet, sadece 1923’te ilan edilmiş bir rejim değişikliği değildir. Cumhuriyet ‘ilan edilmiş ama eksik bırakılmıştır.’ Bugün artık o eksiği tamamlamak zorundayız. Bunu, Kürt olgusunu Cumhuriyetin yasallığına ekleyerek tamamlayabiliriz.”

“DEMOKRATİK ENTEGRASYON YASALARI ÇIKARILMALI”

Türkiye’nin iç bütünlüğünün sağlanması için yapılması gerekenleri ise Bakırhan şöyle açıkladı:

“Anayasada eşit yurttaşlık ilkesini güçlendiren, kimlikler üstü bir hukuk dili kurabiliriz. Anadilinde eğitim ve kamusal hizmetlere erişimi, evrensel hak olarak güvence altına alabiliriz. Demokratik entegrasyon yasaları çıkararak, karşılıklı güven ve kararlılıkla toplumsal uyumu güçlendirebiliriz.  Barış yasasıyla toplumdaki etnik, inançsal, sınıfsal gerilimleri eşitlik ve özgürlük temelinde çözebiliriz. AİHM ve AYM kararlarının eksiksiz uygulanması sağlayabilir, ceza ve infaz mevzuatını demokratik standartlara çekebiliriz.”

“ADEMİ MERKEZİYETÇİ BİR YÖNETİM EN UYGUN ÇÖZÜM”

Suriye’deki gelişmeler hakkında da konuşan Bakırhan, şunları söyledi:

דSuriye’de de ayrıştırıcı modeller yerine birleştirici modellere katkı sunmalıyız. Suriye’de yerel yönetimlerin güçlü olduğu, farklılıklara saygı gösteren âdemi merkeziyetçi bir yönetim anlayışının en uygun çözüm olduğuna inanıyoruz. Oradaki bütün halklar bizim kardeşimizdir.

Türkiye oradaki bütün halklar için güvenilir bir ortak olmalıdır. Demokratik Ortadoğu Birliği, halkların ve inançların ortak iradesiyle inşa edilebilir. Türkiye, Cumhuriyet birikimi, coğrafi konumu ve Kürt-Türk ortak tarih mirası ile bu süreçte öncü bir rol oynayabilir. Türkiye Kürtlerle birlikte düşünen bir bölge stratejisi kurarsa kazançlı çıkar. Bu anlamda Kuzey ve Doğu Suriye’ye güvenlik merceğinden değil, demokratik bir diyalog penceresinden bakabilmelidir.”

CHP’YE ÇAĞRI

Meclis konuşmasında ana muhalefet partisi CHP’ye de seslenen Bakırhan, “İlkesel bir duruşla barışı bu ülkeye armağan etmek zorundayız. Bundan daha kutsal bir siyasal görev önümüzde yok. Kürt meselesinde çözümden yana olmayan, çözümü başka bahara erteleyen bir muhalefet Türkiye’ye alternatif olamaz” diye konuştu.

Benzer Haberler

Kartalkaya davasında gerekçeli karar |

“Altın zamanı” kullanmadı, kurtarma talimatı verilmedi

Futbolda bahis soruşturması |

Gözaltındaki 37 kişi adliyeye sevk edildi

Genelkurmay ziyaretinin ardından |

Türkiye’nin Suriye’de dikkat çeken askeri hareketliliği

DEM Parti Eş Genel Başkanı Bakırhan:

Kürt meselesi bir hukuk meselesidir

“Bu, Kürtlerin cumhuriyete hukuk yoluyla katılımını sağlama sürecidir”

Hatimoğulları: Suriye’de tek çare ademi merkeziyetçilik

DEM Parti’den 2026 bütçesine şerh |

"Başka bir bütçe mümkün: Ekmek ve Barış İçIn Bütçe"

Genel Kurul’da 14 günlük maraton başladı |

Yılmaz 2026 bütçesini “istikrar ve refah bütçesi" olarak tanıttı