DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Esenyurt’taki mitingde barış sürecine ve halkların ortak mücadelesine vurgu yaptı. Muhalefete dönük operasyonlara da tepki gösteren Bakırhan, “Artık Meclis’teki komisyonunda geçiş yasaları, televizyon kanallarına kayyım atayan, düşüncelerini söyledikleri için cezaevine atan bu anlayışı sonlandıracak düzenlemeleri yapması lazım” dedi.
HABER MERKEZİ – Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), Emekçi Hareket Partisi (EHP), Emek Partisi (EMEP), Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF), Türkiye İşçi Partisi (TİP) ve Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), “Ekmek, barış, adalet ve özgürlük için birlikte mücadeleye” sloganıyla İstanbul’un Esenyurt Meydanı’nda miting düzenledi.
Binlerce kişinin katıldığı mitingde katılımcı siyasi partilerin temsilcileri konuşmalar yaptı.

BARIŞ OLACAK, KAYYUMLAR EVE DÖNECEK
Mitingde konuşan TİP Genel Başkanı Erkan Baş, iktidarın muhalefete dönük baskılarına tepki gösterdi ve barış istediklerini söyledi.
“Hiç kimse tereddüt etmesin biz barış istiyoruz. Barışı en çok biz istiyoruz. Çünkü savaşlarda hep en yoksul çocuklar bedel ödüyor. Barış hiç kimsenin bize uzatacağı bir hediye değildir. Barış emektir, halkın kurduğu gelecektir. Biz barışı insanlar konuşsun diye istiyoruz. Barış olacak kayyımlar eve dönecek, cezaevindeki tutsaklar, Selahattinler, Figenler yanımıza gelecek. Barışı, demokrasiyi, özgürlüğü istiyoruz. Mutlaka kazanacağız.”
ÖZER’DEN MESAJ
Mitingde söz alan CHP Genel Başkanı Yardımcısı Gökhan Günaydın, yerine kayyum atanan ve tutuklanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in mesajını paylaştı.
Özer mesajında şu ifadelere yer verdi:
דKardeşlerim karanlıklar korkakların sığınağıdır. Hükmü cesurlar ortaya çıkıp ışığı yakana kadardır. Siz bu meydanda ışığı yaktınız. Ayağa kalkıp yürüyeceğiz. Selam olsun özgürlük için savaşanlar, selam olsun insanlık onurunu yükseltenlere. Bu mücadeleyi daha adil bir dünya ve daha özgür bir gelecek için veriyoruz. Bu çerçevede barış sürecini yürekten destekliyorum. Ayrıca süreci destekleyen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, DEM Parti Eşbaşkanları Tuncer Bakırhan ve Tülay Hatimoğullarına selamlarımı iletiyorum.”
Mitingde son olarak DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan konuştu. Kürt sorununun çözümü için devam eden sürece değinen Bakırkan, içinden geçilen sürecin tarihi olduğunu vurguladı ve şunları belirtti:
Sayın Öcalan’ın üzerine aldığı tarihi bir fırsat Türkiye’nin önünde duruyor. Bu fırsat hepimiz için. Sayın Öcalan kan dursun, gençlerimiz hayatını kaybetmesin diye önemli bir adım attı. Sayın Öcalan savaşa giden trilyonlarca paranın emekçilerin haklarının yok olmaması, yok olan gençlerin geleceği için bu süreci başlattı. Bu süreç Kürt, Türk, Alevi, Türkiye’nin bütün renklerinin demokratik bir şekilde eşit olmaları için başladı. Bu süreç sadece Kürtlerin değil, tekstilde, fabrikalarda ailelerini geçindirenlerin sürecidir. Barış her zaman iyidir. Barış ekonominin kalkınması, kayyımsız bir Türkiye, kadının katledilmediği, herkesin kendi dili kimliğiyle yaşadıkları bir Türkiye demek.”
ARTIK GEÇİŞ YASALARININ ZAMANI
İktidarın muhalefete dönük baskılarına değinen ve TELE 1’e kayyum atanmasına tepki gösteren Bakırhan, “Artık Meclis’teki komisyonunda geçiş yasaları, televizyon kanallarına kayyım atayan, düşüncelerini söyledikleri için cezaevine atan bu anlayışı sonlandıracak düzenlemeleri yapması lazım” dedi.
Bakırhan şöyle devam etti:
ד21. yüzyılda TELE1 kanalına kayyım atanması ne demek. Türkiye’nin çatışmaya değil, barışa ihtiyacı var. Sınır ötesi operasyona değil, sınır ötesi halklarla barışa ve müzakereye ihtiyacı var. Barış imzalandığında kayıp mı edeceğiz? Barış olduğunda gençlerimiz ölmeyecek. Barış olduğunda çatışmalara gidecek yatırım işçilere gelecek. Barış olduğunda sağlık hizmetlerini daha kapsamlı alacağız. Demokratik bir eğitim sistemi gelecek. Barış olduğunda başta Kürtler olmak üzere herkes diliyle eğitim görecek. Onun için barış 86 milyonundur.
Bu meydan Türkiye’dir. Türkiye’deki emekçilerin, ezilenlerin sesidir. Buradaki talepler 86 milyonundur. Hepimiz bu toprakların evladıyız. Omuz omuza mücadeleyle kazanacağımıza inanıyoruz. Emin olun biz kazanacağız. Uzun olmayan bir vadede Türkiye’de mutlaka kazanacağız. Hakan Tosun arkadaşımız bağımsız, özgür bir gazeteciydi, Esenyurt’ta katledildi. Faillerinin artık bulunması gerekiyor. Rojin Kabaiş’in babası da burada. Onu da selamlıyorum. Rojin’in nasıl yaşamını yitirdiğini bu iktidar bize açıklamalıdır. Sizler var oldukça onurlu bir mücadeleyle daha adil ve demokratik bir cumhuriyet kuracağımıza inanıyorum.”



