Kayyumların kaldırılmasıyla ilgili yasanın acilen çıkarılması gerektiğini belirten DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, “Demokratik topluma giden yol buradan geçer” dedi.
HABER MERKEZİ – Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Demokratik Yerel Yönetimler Kurulu’nun iki gün sürecek ara dönem toplantısı Diyarbakır’daki Çand Amed Kongre Merkezi’nde başladı.
Bugün yapılan Demokratik Yerel Yönetimler Kadın Toplantısı’na, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar da katıldı.
Toplantıda söz alan Hatimoğulları, belediyelere atanan kayyumlara işaret ederek, “Bu kayyumlar bir yandan Kürt halkının seçme ve seçilme hakkını elinden almak isteyen anlayışın sonucu, öte yandan da kadın temsiliyetine, eş başkanlık ve eşit temsiliyete karşı vurulmak istenen kocaman bir darbedir” ifadelerini kullandı.
“KAYYUM YASASI LAĞVEDİLSİN”
דAma her kayyım atanmasından sonra hiçbir şekilde pes etmedik. Halk içerisinde çalışmalarımızı devam ettirdik. Her seçimde gücümüzü biraz daha katlayarak, bütün baskılara rağmen yol aldık. Buradan kayyumcu zihniyete bir kez daha sesleniyoruz. Bugün barışın ve demokratik toplum sürecinin konuşulduğu bir dönemde kayyumcu anlayış ve baskıcı rejimin gerçekten artık son bulması gerekiyor. Bugün atılacak en temel adımlardan birisi; kayyum yasasının bir an önce lağvedilmesi ve atanmış kayyumların geri çekilmesidir. Gitsinler valilik kaymakamlık yapsınlar, halkını seçtiği belediye eş başkanları görevlerinin başına gelsin. Bu kayyum atanan belediyelerdeki bütün seçmenin ve yurttaşın en doğal en temel hakkıdır.”
İBB SORUŞTURMALARINA TEPKİ
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik soruşturmaya tepki gösteren Hatimoğulları, “Demokrasinin asgari koşulu seçme ve seçilme hakkıdır. Seçimin demokratik bir zeminde gerçekleşmesidir. Bunların insanların elinden aldığınız zaman geriye otokratik bir rejim kalır, otoriter faşizan bir rejim kalır. Bunun kabul etmek mümkün değil” diye konuştu.
דŞimdi kayyumcu zihniyetin batıda hızla yayıldığını görüyoruz. Bakın sadece belediyelere değil, İstanbul Barosu’na, Türk Tabipler Birliği’ne, üniversiteler birçok işletmeye kayyum atandığını biliyoruz. Bunu asla kabul etmiyoruz. Yine 19 Mart’ta İBB operasyonunu asla doğru bulmadığımızın bir kez daha altını çiziyoruz. Seçilmişi hapse koyamazsınız. Bu operasyonun dördüncü dalgasının yapıldığının haberiyle uyandık bugün. Bu antidemokratik uygulamaların son verilmesi çağrımızı yineliyoruz.”
KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELE
Kadına yönelik şiddetle mücadeleye değinen Hatimoğulları, “Kadına yönelik şiddet ne yazık ki toplumumuzun hala ağır bir travmasıdır. Bu travmayla yüzleşmek, öte yandan farkındalık çalışmalarının kamu faaliyeti kapsamına alarak, bunu bütün toplum nezdinde işlenmesi çok önemli. Bunu ne yazık ki şu anda mevcut merkezi hükümet ve öncesindeki hükümetler hiçbir şekilde yapmadı ve kadınları görmediler. Ama bizim belediyelerimiz farkındalık çalışmaları dahil olmak üzere kadını merkezine alan çalışmalar yaptı, yapmaya da devam edeceğiz” dedi.
GÜÇLENDİRİLİMİŞ YEREL YÖNETİMLER
PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı”na dikkat çeken Hatimoğulları, “Toplumun demokratikleşmesi için atılacak adımlar konusunda elbette yapabileceğimiz çok şey var. Özellikle kamucu, barış ve demokrasi anlayışını geliştirecek görev ve sorumluluk ile karşı karşıyayız” dedi.
דDemokratik toplum demek, halkların tamamının eşit ve özgür yaşayabilmelidir. Kentlerimizin bütün halkların dostu ve evi olabilmesidir. Din, dil, ırk, cinsiyet ayrımı yapmaksızın bütün farklıların ana unsuru olmalı. Sokakları aydınlık içinde olduğu kadar beyinler, kalpler aydınlık içinde olmalı. Kadınları özgür eşit olmalı, hizmet toplumsal cinsiyete duyarlı olmalı, anadilde hizmet olmalı, kadına, doğaya, çocuğa ve engelliye karşı şiddet son bulmalı. Bunun için sistematik çalışmaya ihtiyaç var. Bunu da başta yerel yönetimler ve merkezi hükümetin yapacağı çok iş var. Hiçbir evde açlık çekilmemeli, güçlü bir kent yönetimi, güçlendirilmiş yerel yönetimler, demokratik toplumdan kastımız bu.”
“Elbette parlamentoya düşen çok önemli görev ve sorumluluklar var” diyen Hatimoğulları, “Bunların en başında kayyumun ortadan kaldırılmasıyla ilgili yasanın acilen çıkarılması, bununla beraber yerel yönetimlerin daha güçlendirilmesidir. Demokratik topluma giden yol buradan geçer. Bizler demokrasinin bu ülkede yeşereceğine inanıyoruz. Kadın erkek eşitliğinin ve kadının özgürlüğünü bu topraklarda yeşereceğine inanıyoruz” diye konuştu.