Murat Sevinç
Okuduğunuz yazının başlığı ise yeni bir eşikle ilgili. Muhalif siyasi partiler, bilinen anlamda var olacak mı olmayacak mı? Önümüzdeki haftalarda bu sorunun yanıtını da alacağız. ‘Parti’ derken, isimlerinin yazdığı levhalardan değil, oyun alanı anayasa-yasalar ile çizilmiş ve güçlü hukuksal koruma altında çalışabilen, ‘iktidar namzeti’ olma imkanını bulabilen partilerden söz ediyorum.
…
Asliye hukuk mahkemesinin kararı hiç kuşkusuz yeni bir eşik. Partiler anayasa ve yasaların çizdiği oyun alanında ve onların koruması altında ve ‘demokrasinin vazgeçilmez unsuru’ sıfatıyla, birer siyasi parti gibi varlığını sürdürebilecek mi, seçilen kurullar ve alınan kararlar hukuki öngörülebilirlik güvencesine sahip olacak mı… yoksa bir ilk derece mahkemesi kararıyla, görev-yetki ve süre gibi ‘teferruatlar’ umursanmaksızın ve temel anayasa hükümleri bir kez daha yok sayılarak bir partinin yöneticileri değiştirilebilecek mi?