Suriye’nin güneyindeki Dürzi kenti Süveyda, son günlerde rejim ordusu, IŞİD ve HTŞ’nin ortak saldırılarına hedef oldu. Tank ve İHA destekli operasyonlarda yüzü aşkın kişi hayatını kaybetti. Dürziler, saldırıları “laik ve çoğulcu topluluklara karşı tasfiye” olarak nitelendiriyor.
HABER MERKEZİ – Suriye’nin güneyinde yer alan ve çoğunluğu Dürzi topluluklardan oluşan Süveyda kenti, son günlerde şiddetli saldırıların hedefi haline geldi. Yerel kaynaklar, saldırıların yalnızca aşiret çatışması olmadığını, doğrudan rejim destekli gruplar ile IŞİD ve HTŞ’nin iş birliğiyle gerçekleştirildiğini bildiriyor.
Tanklarla desteklenen operasyonlarda İHA ve ağır top atışları devreye sokulurken Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), Süveyda’da yaşanan çatışmalarda 116 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.
Gözlemevi, ölenlerden 48’inin kentteki silahlı gruplara, 52’sinin ise geçiş hükümetine bağlı güçlere mensup olduğunu bildirdi.
Şiddetli çatışmaların ardından açıklama yapan Geçiş Hükümeti Savunma Bakanlığı, Süveyda’da kontrolün yeniden sağlandığını duyurdu.
İSRAİL’DEN HAVA SALDIRISI
Suriye resmi haber ajansı SANA’nın aktardığına göre, Suriye ordusu Süveyda kent merkezindeki ağır silahları çekerek Şam’a nakletmeye hazırlanıyor. Kentin ve çevresinin kontrolünün polis güçlerine devredileceği bildirildi. Aynı haberde, İsrail savaş uçaklarının Süveyda kent merkezine hava saldırısı düzenlediği ve saldırıda iki kişinin yaralandığı belirtildi. Saldırıda Suriye ordusuna ait bir tankın da hedef alındığı aktarıldı.
REJİM OPERASYON BAŞLATTI: SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI İLAN EDİLDİ
Suriye hükümet güçleri, gece yarısından itibaren Süveyda şehir merkezine yönelik topçu ve havan saldırıları başlattı. Özellikle Süveyda’nın doğusunda kalan mahallelere roketlerle saldırılar düzenlendi. Çatışmaların yoğunlaştığı saatlerde şehirde sokağa çıkma yasağı ilan edildi.
Gece boyunca çatışmaların sürdüğü bildirilen Volxa kasabası ve çevresine Savunma Bakanlığı ve İç Güvenlik güçleri yerleşti. Söz konusu güçler şehir merkezine yalnızca 3 kilometre mesafede konuşlandı.
Süveyda’da etkili bazı isimler kan dökülmesini önlemek amacıyla rejimle diyalog kurmaya çalışırken birçok Dürzi savaşçının silah zoruyla teslimiyete karşı direniş çağrısı yaptığı belirtiliyor.
‘SALDIRILAR REJİMİN ÇOĞULCU YAPIYI BASTIRMA STRATEJİSİDİR’
Süveyda doğumlu avukat bağımsız siyasetçi Adil El Hadî, ANHA’ya verdiği röportajda saldırıların “mezhebi bir çatışma” olmadığını vurguladı. Hadî, “Bu saldırılar IŞİD, HTŞ ve rejim güçlerinin ortak planı. Amaçları laik, demokratik ve çoğulcu yapıların başını ezmek” dedi.
Saldırganlar arasında yabancı savaşçıların da bulunduğunu söyleyen Hadî, Süveyde halkının bazı saldırganları esir aldığını ifade etti. “Bu sadece güvenlik meselesi değil, rejimin azınlıklara yönelik bir etnik ve dini tasfiye harekatıdır” diyen Hadî, çözüm için merkeziyetçiliğin değil, uluslararası teminatlı federal bir yapının gerektiğini savundu.
İSRAİL BOMBARDIMANI İDDİASI: “ŞAHİN” İHA’SI DÜŞÜRÜLDÜ
Yerel medya, İsrail ordusunun rejime ait bazı tank ve topçu mevzilerini vurduğunu öne sürdü. Öte yandan Dürzi savaşçılar, saldırılarda kullanılan “Şahin” adlı insansız hava aracını düşürdüklerini duyurdu. İHA’nın düşürülmesi sonucu can kaybı olup olmadığı netleşmedi.
ULUSLARARASI MÜDAHALE ÇAĞRISI
Dürzi toplumu ve sivil gözlemciler, uluslararası kamuoyuna çağrıda bulunarak bölgeye gözlemci heyet gönderilmesini, çatışmaların durdurulmasını ve azınlıkların güvence altına alınmasını talep etti. Suriye medyasının yerel kaynaklara dayandırdığı haberine göre, Süveyda’da yaşayan yurttaşlar kentin özellikle laik ve etnik çoğulculuğa inanan topluluklar açısından kritik bir sembol olduğunu belirtiyor.
ŞAM’DAN ATEŞKES İDDİASI
Dürzi nüfusun yoğunlukta yaşadığı Süveyda kentinde salı sabahı başlayan çatışmaların ardından Suriye Savunma Bakanı Murhaf Ebu Kasra, kentte tam ateşkes ilan ettiklerini açıkladı.
Bakan Kasra, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada, “Kent ileri gelenleriyle varılan anlaşma sonrası Süveyda’da tam ateşkes ilan ediyoruz” ifadelerini kullandı.
إلى كافة الوحدات العاملة داخل مدينة السويداء، نعلن عن وقف تام لإطلاق النار بعد الاتفاق مع وجهاء وأعيان المدينة، على أن يتم الرد فقط على مصادر النيران والتعامل مع أي استهداف من قبل المجموعات الخارجة عن القانون.
— مرهف أبو قصرة (@Murhaf_abuqasra) July 15, 2025
ÇATIŞMALAR SABAH SAATLERİNDE BAŞLAMIŞTI
Şam’a bağlı geçici hükümet güçlerinin sabah saatlerinde Süveyda kent merkezine girmesiyle birlikte yerel gruplarla çatışmalar yaşanmıştı. Çatışmalar sırasında çok sayıda mahallede patlama ve top sesleri duyulmuş, kente yönelik hava saldırılarının da gerçekleştiği bildirilmişti.
LİDERLERDEN FARKLI AÇIKLAMALAR GELDİ
Süveyda’daki Dürzi dini liderlerinin büyük kısmı gençlere silah bırakma ve çatışmalardan kaçınma çağrısı yaparken, az sayıda lider ise direnişi destekleyen mesajlar verdi. Bu durum sahadaki karmaşayı artırırken, ateşkesin uygulanabilirliği konusunda soru işaretleri oluştu.
DÜRZİ LİDER EL HİCRÎ: AÇIKLAMA BASKI ALTINDA YAZILDI
Suriye’nin güneyindeki Süveyda kentinde devam eden çatışmalar ve siyasi gelişmelerin gölgesinde, Miwehidîn Müslümanları (Dürziler) Topluluğu Ruhani lideri Şeyh Hikmet El Hicrî dikkat çeken bir açıklamada bulundu.
Görüntülü mesaj yayınlayan El Hicrî, gün içinde Miwehidîn Müslümanları Ruhani Başkanlığı adına yapılan ve Şam’a bağlı iç güvenlik ve savunma güçlerinin bölgeye girişine onay verildiği yönündeki açıklamayı reddetti.
El Hicrî, söz konusu bildirinin “şiddetli baskı altında” kaleme alındığını ifade ederek, “Bizim adımıza yazılan ve inanmadığımız hiçbir şeyi kabul etmiyoruz. Bugünden itibaren bizim gerçek tutumumuzu yansıtmayan hiçbir sesi tanımıyoruz” dedi.
‘KANA HİÇBİR VİCDAN RIZA GÖSTEREMEZ’
Süveyda’daki gelişmeleri “kaygı verici ve tehlikeli” olarak nitelendiren ruhani lider, “Sokaklarda dökülen kana hiçbir vicdanlı din rıza gösteremez. Kentimizin bir savaş alanına çevrilmesini asla kabul etmiyoruz” ifadelerini kullandı.
‘BİLİNÇLİ YAKLAŞIN, ONURUNUZDAN VAZGEÇMEYİN’
Süveyda halkına seslenen El Hicrî, “Bilinçli yaklaşın, onurunuzdan vazgeçmeyin. Halkımla birlikteyim. Onları kuşatan, korkutan, sindirmeye çalışan hiçbir güçle yan yana değilim” diyerek tutumunu net bir şekilde ortaya koydu.
‘DAĞLAR BOYUN EĞMEZ’
El Hicrî, açıklamasının sonunda çözümün baskı ve dayatma değil, “dürüst diyalog ve yurttaşlara saygı” temelinde gelişmesi gerektiğini vurguladı. “Biz çocuklarımızı satmayacağız, özgürlüğümüzün pazarlığını yapmayacağız. Kim dağların boyun eğmesini bekliyorsa, hayal görüyordur” sözleriyle çağrısını yineledi.
ATEŞKESİN KALICILIĞI BELİRSİZ
Ateşkese dair yapılan resmi açıklamaya rağmen, hükümet güçlerinin saldırılarının durup durmadığına ilişkin sahadan henüz net bilgiler gelmedi. Çatışmaların ardından ilan edilen ateşkesin sahada ne kadar etkili olacağı ve kalıcı olup olmayacağı önümüzdeki saatlerde netleşecek.
DÜRZİLER KİMDİR?
Dürziler, 11. yüzyılda Fatımi Halifesi El-Hakim Bin Emrullah döneminde Hamza Bin Ali tarafından kurulan tektanrılı (tevhitçi) bir inanca sahip, felsefi ve ezoterik yönleri ağır basan bir topluluktur. Kutsal metinleri “Hikmet Mektupları”dır (Risaletü’l-Hikme). Tanrı’nın mutlak birliğine, ruhun bedenden bedene geçişine inanırlar. İnançları, İsmailî Şiiliği’nden türemiş, Zerdüştlük ve gnostik felsefelerden etkilenmiştir.
TARİHTEKİ ROLLER
×Selahaddin Eyyubi ile Hıttin Savaşı’nda (1187) ve Memlüklerle Eyn Calut Savaşı’nda (1260) önemli roller üstlendiler.
Osmanlı döneminde, hem müttefik oldular hem de çatıştılar; 1911’de bazı liderleri Osmanlılarca idam edildi.
Şeyh Sultan Paşa El Etreş, 1925’teki Fransız işgaline karşı Büyük Suriye Devrimi’ni başlattı.
NÜFUS YOĞUNLUKLARI
Dünya genelinde yaklaşık 2.5 milyon Dürzi yaşamaktadır. En yoğun oldukları bölgeler:
×Suriye (Süveyde, Ceramana, Sehnaya),
Lübnan (Şuf, Metin),
İsrail/Filistin (Celil, Golan),
Ürdün (Ezrak, Selet).
GÜNÜMÜZDEKİ DURUM
Suriye’de, özellikle Süveyde merkezli olarak, hem rejim karşıtı duruşları hem de bağımsızlık talepleri nedeniyle saldırılara maruz kalmaktadırlar. IŞİD ve Şam rejiminin provokasyonları, çok sayıda sivil kayba yol açmıştır.
Şeyh Hikmet El Hicri, günümüzde önde gelen ruhani liderlerden. Silahlı yapılanmalar arasında Rical El Kerame Hareketi ve Şeyh El Kerame Güçleri dikkat çekiyor.