Gerçeğe yeni ses
Nûmedya24

Zorê Çayı’nda HES ısrarı I

“Ne toprağımızı ne geleceğimizi terk edeceğiz”

Zorê Çayı’nda HES ısrarı I

Batman ile Diyarbakır arasında inşa edilmek istenen hidroelektrik santral projesi, bölge halkının ve bilirkişi raporlarının tüm itirazlarına rağmen sürdürülüyor. Köylüler, barajın geçim kaynaklarını yok edeceğini, yaşam alanlarını suya gömeceğini söylüyor: “Bu baraj bize hiçbir fayda sağlamayacak.”

HABER MERKEZİ- Maya Enerji Üretim Şirketi, Batman’ın Sason ile Diyarbakır’ın Kulp ilçeleri arasında yer alan Zorê Çayı üzerinde bir hidroelektrik santrali (HES) kurmak istiyor. Yaklaşık yedi yıldır süren projeye, hem bölge halkı hem de çevre hukukçuları tepki gösteriyor. Tüm itirazlara ve olumsuz bilirkişi raporlarına rağmen şirket geri adım atmıyor.

Diyarbakır 2. İdare Mahkemesi daha önce projeye karşı çıkan bilirkişi heyetini değiştirerek HES için yeni bir rapor aldı. Yeni raporun ardından proje için mahkemeden olumlu karar çıkarken, Diyarbakır Barosu’nun yaptığı itiraz ise reddedildi. Dosya şu anda Danıştay’da.

“HUKUK SERMAYEYE TESLİM EDİLDİ”

Diyarbakır Barosu Çevre ve Kent Komisyonu Başkanı Av. Ahmet İnan, süreci “hukuksuz ve usulsüz” olarak niteleyerek şunları söyledi:

דMahkeme daha önce HES için alınan ÇED raporunun geçersiz olduğunu açıkça belirtmişti. Ancak şirket yeni bir ‘revize ÇED’ alarak süreci yeniden başlattı. Bu yasalara aykırı. İlk bilirkişi raporunda, projenin ormanlık alanlar, tarım arazileri ve bölgedeki önemli tarımsal üretimi nasıl yok edeceği anlatılıyordu. Buna rağmen mahkeme heyeti değiştirildi ve yeni rapora dayanılarak karar verildi. Anayasa ve insan hakları yok sayılıyor.”

“TOPRAKLARIMIZI TERK ETMEYECEĞİZ”

Baraj projesinin hayata geçmesi durumunda bölgedeki köylerin, tarım arazilerinin ve meyve bahçelerinin sular altında kalması bekleniyor. Köylüler, bir kez daha göçe zorlanmak istemediklerini söylüyor.

Sindê köyünden Mehmet Salih Aslan şöyle konuştu:

דBu topraklar dedelerimizin, babalarımızın toprağı. Burada büyüdük, çocuklarımız da burada büyüsün istiyoruz. Geçim kaynağımız tarım ve hayvancılık. Baraj yapılırsa ne hayvan besleyebiliriz ne de tarla ekebiliriz. Gitmeyeceğiz.”

“YENİDEN 90’LARI YAŞAMAK İSTEMİYORUZ”

Baraja karşı çıkan Hatice Çiçek, 1990’larda köylerinden zorla göç ettirildiklerini hatırlatarak, “Baraj, sadece toprağımızı değil, hayatımızı da elimizden alacak. Göç etmek istemiyoruz. Tek bir ağacımız kalana kadar buradayız” dedi.

Aynı köyden Amine Çiçek ise şöyle konuştu:

דDoğduğumuzdan beri buradayız. Şehirlerde yaşamak zor, burada bir ağaç bile bir yıl geçimimizi sağlıyor. Bu baraj zengini daha zengin yapar, bizi ise yoksullaştırır. Bu projeden bize bir fayda gelmeyecek.”

HES’e karşı 2014 yılında köylülerle birlikte mücadele yürüten ekoloji aktivisti Hüseyin Akil, sözkonusu projenin, 452 parsel, 67 bin 450 metrekare alanı kapsadığını belirtiyor.

49 yıllığına bu şirkete kiralanan projenin ömrü ise 50 yıl. Israrla yapılması planlanan HES’in sağlayacağı elektrik çok az. Ne ilçe ne il ne de ülke ekonomisine bir geliri olacak proje, büyük bir tarım alanını da yok etmiş olacak” diyor.

Benzer Haberler