Göçmen, Mülteci ve Dayanışma Ağı, 18 Aralık Uluslararası Mülteciler Günü kapsamında yaptıkları açıklamada, “Bugün dayanışmayı büyütmenin ve barışı birlikte inşa etmenin mümkün olduğuna inanıyor, tüm kamu kurumlarını göçmenlerin haklarını gözeten, bir arada yaşamı ve barışı güçlendiren kapsayıcı ve hak temelli politikalara davet ediyoruz” çağrısında bulundu.
HABER MERKEZİ – Göçmen, Mülteci ve Dayanışma Ağı, 18 Aralık Uluslararası Göçmenler Günü dolayısıyla Beyoğlu’nda bulunan İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi binasında basın toplantısı gerçekleştirdi. Basın açıklamasına DEM Parti Kadın Meclisi, DEM Parti İstanbul İl Eş Başkanı Çınar Altan’ın yanı sıra birçok hak savunucusu katıldı.
Basın toplantısının gerçekleştirildiği salona “18 Aralık Uluslararası Mülteciler Günü: Bir arada insanca bir yaşamı inşa edeceğiz” pankartı açıldı. Basın metni Kürtçe, Türkçe ve Arapça okundu. Türkçesini Suriye Sığınmacılar Platformu Sözcüsü Yıldız Önen okudu.
SIĞINMA HAKKINA ERİŞEMEMEK, YAŞAM HAKKI İHLALİNE YOL AÇIYOR
Toplantıda ilk söz alan İHD Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Gülseren Yoleri, “Dünyada 22 milyonun üzerinde sığınmacı mevcut, bu sayı giderek artmaktadır. Sığınma hakkına ve temel insan haklarına erişemediklerine dair çeşitli veriler mevcut” dedi ve ekledi:
×Bu nedenle biz çalışmalarımızda göç politikalarının insan haklarına uygun hale getirilmesini istiyoruz. Uluslararası sözleşmelere imza atanları bu sözleşmelere uymaya çağırıyoruz. Sadece Türkiye’de sığınma hakkı boşa düşüyor. Erdoğan’ın 2025 Nisan’ında söylediğine göre 4 milyon mülteci olduğunu belirtti. Fakat biz çalışmalarımızda yasa dışı geri gönderme uygulamalarının yapıldığını görüyoruz. Kayıtsız göçmenler yer alıyordu fakat şu an Suriyeliler de yer almaktadır. Sığınma hakkına ve temel haklara erişememek, mültecilerin yaşam hakkı ihlaline yol açmaktadır.
AYRIMCILIK, NEFRET SÖYLEMİ, DIŞLAYICI YAKLAŞIMLAR…
Ardından söz alan Yıldız Önen, 18 Aralık Uluslararası Göçmenler Günü’nde, farklı nedenlerle göç etmek zorunda kalan milyonlarca insanın birçok hak ihlaliyle karşı karşıya kaldığını belirterek, göçmenlere yönelik ayrımcılık, nefret söylemi ve dışlayıcı yaklaşımların toplumsal barışı zedelediğini vurguladı.
“Eşitlik ve kapsayıcılık temelinde geliştirilen politikalar ortak yaşamı güçlendirmektedir” diyen Yıldız Önen, “Bir arada yaşamak, farklı kimlikler, diller ve kültürler arasında karşılıklı saygı ve dayanışmayı güçlendirmekle mümkündür. Barış, yalnızca çatışmaların sona ermesi değil; herkes için adil, güvenli ve onurlu yaşam koşullarının sağlanmasıdır. Göçmenlerin toplumsal yaşama eşit biçimde katılabildiği, haklarının korunduğu bir ortam, kalıcı ve sürdürülebilir barışın temelini oluşturur” ifadelerini kullandı.
“BARIŞI GÜÇLENDİREN HAK TEMELLİ BİR POLİTİKAYA DAVET EDİYORUZ”
Göçmen ve Mülteci Dayanışması Ağı’nın göçmenlerin karşı karşıya kaldığı hak ihlallerini takip ettiğini dile getiren Önen, “Bugün de dayanışmayı büyütmenin ve barışı birlikte inşa etmenin mümkün olduğuna inanıyor, tüm kamu kurumlarını, yerel yönetimleri ve toplumu göçmenlerin haklarını gözeten, bir arada yaşamı ve barışı güçlendiren kapsayıcı ve hak temelli politikalara davet ediyoruz” çağrısında bulundu.



