İsrail’in saldırılarının ardından Gazze’de doğumsal anomali vakalarında artış yaşanıyor. Uzmanlar yaklaşık 60 bin fetüsün risk altında olduğunu bildirdi.
HABER MERKEZİ – Gazze’de yeni doğan bebeklerde doğumsal deformasyon vakalarında ciddi bir artış gözlemleniyor. Uzmanlar, bu artışı İsrail’in yürüttüğü savaşın ve bölgedeki kuşatmanın olumsuz etkileriyle ilişkilendiriyor.
Filistin Sağlık Bakanlığı, Gazze Şeridi’nde doğumsal anomali sayısında önemli bir artış yaşandığını ve İsrail’le olan savaşın hamile kadınları olumsuz etkilediğini bildirdi.
×Bakanlık, bu artışta üç ana faktörün etkili olduğunu belirtti:
İsrail bombardımanlarının yaydığı radyasyon,
Uluslararası yasaklı mühimmatın kullanımı,
Folik asit gibi temel vitamin ve ilaçların bölgeye girişinin engellenmesi.
Sağlık yetkilileri ayrıca İsrail’in deneysel, radyolojik ve kimyasal silahlar kullandığını, bu silahların fetüslerin gelişimi üzerinde yıkıcı etkiler yarattığını kaydetti.
HRW: DÜŞÜK ORANI YÜZDE 300 ARTTI
Human Rights Watch’un yayımladığı bir raporda da Gazze’deki hamile kadınların zehirli gazlara maruz kaldığı ve bu durumun hem doğumsal anomalilere hem de kendiliğinden düşük oranlarının üç katına çıkmasına yol açtığı ifade edildi.
60 BİN FETÜS RİSK ALTINDA
Filistin Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre, Gazze’de doğacak yaklaşık 60 bin fetüs doğum anomalisi riski taşıyor. Uzmanlar, bu durumun ilerleyen yıllarda artarak devam edebileceği konusunda uyarıyor.
×
NE OLMUŞTU?
7 Ekim 2023’te Hamas’ın İsrail’e yönelik saldırılarının ardından başlayan savaşta İsrail Gazze’ye yoğun hava saldırıları ve kara harekatı düzenledi. Birleşmiş Milletler verilerine göre, İsrail’in saldırılarında bugüne dek 35 binden fazla Filistinli yaşamını yitirdi. Bu ölümlerin büyük bölümünü kadınlar ve çocuklar oluşturuyor. Aynı dönemde İsrail tarafında da bin 200’den fazla kişi hayatını kaybetti.
Savaşın başlamasından bu yana Gazze’de sağlık altyapısı büyük ölçüde çökerken ilaç, temiz su ve temel gıda maddelerine erişim ciddi oranda kısıtlandı. Uzmanlar, ağır kuşatma ve bombardımanların yalnızca can kayıplarına değil, uzun vadeli sağlık sorunlarına da yol açtığını vurguluyor.
