Yılbaşından bu yana 19 asker yaşamına son verdi. Kamuoyu araştırmaları, İsrailli ailelerin artık çocuklarını orduya göndermek istemediğini gösteriyor. İsrail ordusu yapısal krizle karşı karşıya.
HABER MERKEZİ- İsrail ordusu, hem içerden hem dışardan derin bir krizin ortasında. Son aylarda intihar eden askerlerin sayısındaki artış, zorunlu askerlik sistemine yönelik toplumsal desteğin erimesiyle birleşince, İsrail güvenlik sisteminin temelini sarsan bir tablo ortaya çıktı.
İsrail Ordu Radyosu’na göre, geçtiğimiz hafta güneydeki bir eğitim üssünde intihar girişiminde bulunan bir paraşütçü asker hastanede hayatını kaybetti. Böylece yılbaşından bu yana intihar eden asker sayısı 19’a yükseldi. Sadece son iki haftada dört asker intihar etti. Ordudan yapılan açıklamalarda, askerlerin neden intihar ettiğine dair detay paylaşılmıyor.
İsrail ordusu, askerlerin ruhsal çöküntüsüne karşı psikolojik destek programı başlatmış durumda. ERAN adlı yardım kuruluşunun verilerine göre sadece haziran ayında 6 binden fazla asker duygusal destek talebinde bulundu. Ancak askerî yönetim, 2025’e ait intihar verilerini kamuoyuna açıklamaktan kaçınıyor.
AİLELERİN YÜZDE 55’İ ÇOCUKLARINI ASKERE GÖNDERMEK İSTEMİYOR
Bu tablo, kamuoyunda askerlik hizmetine dair yaklaşımların da değiştiğini gösteriyor. Yedioth Ahronoth gazetesinin, İsrail Güvenlik Araştırmaları Merkezi’nin verilerine dayanarak yaptığı araştırmaya göre, İsrailli ebeveynlerin sadece yüzde 45’i çocuklarının askere gitmesini destekliyor. Üstelik bu destek, savaş dışı görevlerle sınırlı.
İsrail ordusunun zorunlu askerlik süresini uzatma ve Haredi (ultra-Ortodoks) toplumunu askere alma planları ise siyasi ve toplumsal dirençle karşı karşıya.
Ankete katılanların yüzde 44’ü, onaylanmak üzere olan yeni askeri yasanın askerlik motivasyonunu zayıflatacağını düşünürken, yüzde 27’si yasanın toplumsal itaatsizliği artıracağından endişe ediyor.
İsrail Güvenlik Araştırmaları Merkezi’nden Ofer Shelah’a göre, 7 Ekim’den bu yana yaşanan savaşta en az 900 asker yaşamını yitirdi, binlercesi yaralandı. Ağır yaralanan askerlerin büyük kısmı tekrar göreve dönemiyor. Shelah, “Askeri kapasite düşüyor, moral düşüyor, halk desteği azalıyor. Bu sadece orduyu değil, iş gücü piyasasını da etkileyecek” diyor.