Gerçeğe yeni ses
Nûmedya24

Dürzilerden kitlesel gösteri |

Süveyda’da halk kendi kaderini tayin etmek istiyor

Dürzilerden kitlesel gösteri |

Süveyda’nın Şahba kentinde düzenlenen gösteride halk, kendi kaderini tayin hakkı talep etti. Ayrıca silahlı grupların saldırıları kınandı ve kaçırılanların serbest bırakılması istendi.

HABER MERKEZİ – Suriye geçici hükümetinin ambargosunun sürdüğü Dürzi eyaleti Süveyda’da halk kaderini tayin hakkı için bir kez daha kitlesel gösteri düzenledi.

Eyaletin Şahba kentinde bugün büyük bir gösteri düzenlendi.

Kentte alana çıkan Dürziler kendi kaderini tayin hakkını talep etti. Gösteride ayrıca Suriye geçici hükümeti ordusu ve bağlı silahlı grupların saldırıları kınandı ve bu gruplar tarafından kaçılanların serbest bırakılması istendi.

İMZA KAMPANYASI DEVAM EDİYOR

Öte yandan Süveyda’da 15 Eylül’den bu yana kendi kaderini tayin hakkı için imza kampanyası yürütülüyor.

‘Kendi kaderini belirleme hakkı’ kampanyası | Süveydalılar: Bu bizim en doğal hakkımız

Fiili özerk yönetimin organı olan Yüksek Hukuk Komitesi tarafından başlatılan imza kampanyası yaklaşık 2 bin gönüllü aktivistle yürütülüyor.

Kampanya yürütücülerine göre, Birleşmiş Milletler ve uluslararası kamuoyuna yönelik başlatılan çevrimiçi imza kampanyasında şu ana kadar binlerce imza toplandı.

YOL HARİTASI ANLAŞMASI REDDEDİLMİŞTİ

Suriye geçici hükümeti Dışişleri Bakanlığı, Ürdün Dışişleri Bakanlığı ve ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack arasında 16 Eylül’de “Süveyda Krizine İlişkin Yol Haritası” imzalanmıştı. Ancak Süveyda’daki Yüksek Hukuk Komitesi bu yol haritasını reddetmişti.

NELER YAŞANDI?

Geçici Şam yönetimi ordusu, IŞİD ve HTŞ gibi gruplar 13 Temmuz’da Suriye’nin güneyindeki Dürzi kenti Süveyda’ya saldırmaya başlamıştı.

Saldırılarda şimdiye kadar Şam güçlerinin 765 sivil Dürzi’yi infaz ettiği belgelenmişti. Birleşmiş Milletler’den (BM) 9 uzman tarafından Süveyda’da yaşanan hak ihlallerine ilişkin 23 Ağustos’ta yayınlanan raporlarda saldırılar sırasında 105 kadın ve kız çocuğu kaçırıldığı, aralarında 80 kadın ve kız çocuğunun da bulunduğu 763 kişinin akıbeti bilinmediğini açıklanmıştı.

Benzer Haberler