BIG_TP
Bluesky Social Icon
Gerçeğe yeni ses
Nûmedya24

Uluslararası Af Örgütü’nden “Kapıyı Kapatmak” raporu |

Schengen vizesi insan hakları savunucularını engelliyor

Uluslararası Af Örgütü’nden “Kapıyı Kapatmak” raporu |

Uluslararası Af Örgütü, Schengen vize sistemi nedeniyle Afrika, Asya ve Orta Doğu’dan gelen insan hakları savunucularının Avrupa’daki önemli toplantılara katılamadığını açıkladı. Raporda, vize süreçlerinin dolaylı ayrımcılığa yol açtığı vurgulandı.

HABER MERKEZİ – Uluslararası Af Örgütü’nün (Amnesty International) bugün açıkladığı raporuna göre, Schengen vizelerine erişim, özellikle Afrika, Asya ve Orta Doğu’dan gelen aktivistler için büyük bir engel oluşturuyor.

×Schengen bölgesi, çoğunluğu AB üyesi olan ve İsviçre ve Norveç gibi AB üyesi olmayan 29 ülkeden oluşmaktadır. Tüm Schengen ülkeleri, kısa süreli Schengen vizelerinin verilmesinde AB Vize Kanunu’na tabidir.

KAPIYI KAPATMAK

“Kapıyı Kapatmak: Avrupa’nın Schengen bölgesindeki vize politikaları insan hakları savunucularını nasıl yüzüstü bırakıyor?” başlıklı raporda, bu ülkelerden gelen insan hakları savunucularının çoğunun “siyah, Asyalı ve/veya Müslüman” olarak tanımlandığı ve vize süreçlerinin dolaylı ayrımcılık yarattığı belirtildi.

Rapor, 104 ülkeden gelen insan hakları savunucuları ve 42 uluslararası örgütle yapılan görüşmeler temel alınarak hazırlandı.

SEYAHAT ENGELLERİ VE HAK SAVUNUCULARININ DIŞLANMASI

Uluslararası Af Örgütü Araştırma, Savunuculuk, Politika ve Kampanyalar Kıdemli Direktörü Erika Guevara Rosas, “Schengen vizelerine erişememek, Küresel Güney’deki ülkelerden insan hakları savunucularının seslerinin ve tanıklıklarının, hayatlarını derinden etkileyen kararların alındığı toplantılardan dışlanması anlamına geliyor” dedi.

Guevara-Rosas, ayrıca şunları ifade etti:

×Schengen devletleri topraklarına kimin girdiğine karar verme hakkına sahipken, vize sistemlerinin 104 ülkeden insan hakları savunucuları üzerindeki etkileri, bu devletlerin insan hakları savunucularını korumaya yönelik yönergeleri ve diğer taahhütleri aracılığıyla verdikleri sözlerle gerçekte yaptıkları arasında net bir tutarsızlık oluşturuyor. İnsan hakları savunucularının kısa süreli Schengen vizelerine güvenilir, öngörülebilir, şeffaf ve zamanında erişiminin sağlanması, bu kişilerin ayrımcılığa maruz kalmadan hak savunuculuğu yapma haklarını hayata geçirmek açısından elzem.

KISA SÜRELİ VİZE ALMANIN ÖNÜNDEKİ ENGELLER

AB Vize Kanunu, şartları karşılamayan başvuruların vaka bazında kabul edilebilmesine izin verse de, vize ofisleri ve aracı kurumlar çoğu zaman bu esnekliği uygulamıyor. Bu durum, başvuruların karar aşamasına dahi geçmeden reddedilmesine yol açıyor.

Vize başvurusunun yapılacağı yerin belirlenmesi de başka bir engel. Çoğu Schengen ülkesinin kısıtlı diplomatik temsilciliği, aktivistleri başka ülkelere başvuru yapmaya zorluyor; bu da mali ve güvenlik risklerini artırıyor. Ayrıca, randevu almak, karar süresini beklemek ve vizelerin geçerlilik süresi, savunucular için aşılması zor adımlar oluşturuyor.

ATILMASI GEREKEN ADIMLAR

Haziran 2024’te Avrupa Komisyonu, AB Vize Kodu El Kitabı’nı güncelledi. Kitap, insan hakları savunucularının başvurularının nasıl kolaylaştırılabileceğine dair somut örnekler içeriyor. Uluslararası Af Örgütü, Schengen ülkelerini bu yönergeyi eksiksiz uygulamaya çağırıyor.

Örgüt ayrıca, şunları öneriyor:

  • Vize ofislerinde insan hakları savunucularının seyahatini kolaylaştıracak kapsamlı eğitimler verilmesi,
  • Irk ve etnisite ayrımına dayalı ayrıştırılmış veri toplanması,
  • İnsan hakları savunucuları için kolaylaştırılmış vize prosedürünün geliştirilmesi,
  • Gerekli durumlarda uzun süreli, çok girişli vizeler ile seyahatin daha güvenli ve öngörülebilir hale getirilmesi.

 

Benzer Haberler