Kürt müziğinin efsanevi ismi Ayşe Şan ölümünün 29’uncu yılında Diyarbakır’da mezarı başında anıldı. Ayrıca Şan’ın anısına panel ve konser düzenlendi. Şan’ın oğlu Murat Kersen, “Annemi 29 yıl sonra toprağına getirdik. Annemi halkına emanet ediyorum, kendisi de bunu isterdi” dedi.
HABER MERKEZİ – Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, Ma Music, Kadın Kültür Sanat Edebiyat Derneği (KASED), Aram Tîgran Konservetuarı ve Dicle Kültür Sanat Derneği, Kürt müziğinin efsanevi ismi Ayşe Şan’ı Yeniköy Mezarlığı’ndaki kabri başında andı.
Ayşe Şan, 18 Aralık 1996’da yaşamını yitirdi. Ancak 18 Haziran 2025’te vasiyeti üzerine naaşı Diyarbakır’a getirildi ve defnedildi.
Ayşe Şan’ı anma törenine çok sayıda kişi katıldı. Anma töreninde konuşan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanı Zeynep Yaş, “Ayşe Şan yıllardır burada anmak isteniyordu; bu onun ve herkesin de isteğiydi” dedi.
Ayşe Şan’ın oğlu Murat Kersen de anma töreninde kısa bir konuşma yaptı. Kersen, “Annemi 29 yıl sonra toprağına getirdik. Biraz geç oldu ama şartlar öyle gerekiyordu. Annemi halkına emanet ediyorum, kendisi de bunu isterdi. Ben çok mutluyum, annem nur içinde yatsın” diye konuştu.
Siyasetçi Yüksel Avşar da, “Dört buçuk yıldır Ayşe Şan’ı memleketine getirmek için istişare ettim. Ayşe Şan’ın buraya getirilmesi barışa, özgürlüğe ve dört parça Kürdistan’da kardeşliğe vesile olsun” dedi.
Ma Music üyesi Evin Dulek ise, “Ayşe Şan tarihte önümüzü aydınlatan isimlerden biridir. Ayşe Şan, ölümsüz bir sanatçı olarak tarihte yerini aldı. Biz de bıraktığı mirası sürdürmeye çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
AYŞE ŞAN İÇİN PANEL VE KONSER
Daha sonra Ali Emiri Kültür Salonu’nda “Ayşe Şan’ın Müzik Hayatı” başlıklı bir panel düzenlendi. Çok sayıda kişinin katıldığı ve Saliha Ayata’nın moderatörlüğünü yaptığı panelde Berfin Zenderlioğlu Zeynep Yaş, Ayşe Şan’nın yaşamı ve sanatı hakkında konuştu.
Panelin ardından Ayşe Şan’ın eserlerinin seslendirildiği bir konser düzenlendi.
×
AYŞE ŞAN KİMDİR?
1938 yılında Diyarbakır’da doğan Ayşe Şan, Kürt müziğinin en güçlü ve simgesel seslerinden biri olarak kabul ediliyor. Dengbêj bir babanın kızı olan Şan, küçük yaşlardan itibaren müzikle iç içe büyüdü.
Halk arasında “Taçsız-Tahtsız Kraliçe” olarak da anılan Ayşe Şan, Eyşana Kurd, Eyşe Xan, Eyşana Osman, Eşyana Eli isimleriyle de biliniyor. 1950’li yıllarda Diyarbakır Radyosu’nda başlayan müzik kariyeri, Kürtçe müzik üzerindeki baskılar nedeniyle sık sık kesintiye uğradı.
Türkçe eserler de seslendirmesine rağmen Kürtçe müzik yaptığı için sansür ve baskılara maruz kalan Ayşe Şan, yaşamının önemli bir bölümünü Suriye, Lübnan ve Almanya’da sürdürmek zorunda kaldı. Özellikle Lübnan’da dönemin önde gelen Kürt sanatçılarıyla birlikte önemli kayıtlar gerçekleştirdi.
1979’da Bağdat’a giderek buradaki radyoda Kürtçe söylemeye başladı. Bağdat Radyosu’nda o dönemde Mihemed Arif ve Hesen Cizrawi, Tahsin Taha, Meryem Xan, İsa Berwarî gibi Kürt müziğinin birçok önemli ismiyle tanıştı ve onlarla konserler verdi.
En bilinen ağıtlarından biri olan “Xerîbo”yu (Yalnız), yaşamını yitiren kızı için yazdı. Dengbêjlik geleneğini kadın sesiyle sahneye taşıyan ilk isimlerden biri olan Ayşe Şan, erkek egemen bir alanda kadın temsiliyeti açısından da Kürt müziğinde önemli bir kırılma yarattı.
18 Aralık 1996 yılında İzmir’de kanser hastalığına yenik düşerek aramızdan ayrılan Ayşe Şan, cenazesinin Diyarbakır’a defnedilmesini vasiyet etmesine rağmen bu isteği gerçekleşmedi ve cenazesi İzmir’de çok az kişi tarafından defnedildi.
Ayşe Şan’ın cenazesi 29 yıl sonra 18 Haziran 2025’te İzmir’den Diyarbakır’a getirilerek kadınların omuzlarından toprağa verildi.



