DEM Parti Sözcüsü Doğan, Kürt meselesinin çözümü için başlayan süreçte insanların artık somut adım görmek istediğini ve Meclis’in 1 Ekim’den sonra barış mesaisi yapması gerektiğini söyledi. Meclis Komisyonu’nun Öcalan’ı dinlemesi gerektiğini kaydeden Doğan, DEM Parti heyetinin de İmralı’ya gitmek istediğini açıkladı.
HABER MERKEZİ – Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Sözcüsü Ayşegül Doğan, partisinin genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Doğan, dün gerçekleşen DEM Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısında konuşulan başlıklar hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Doğan, konuşmasına CHP İstanbul İl Kongresi hakkında İstanbul 45’inci Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen “durdurma” kararına değinerek başladı. Doğan, “Mahkeme eliyle açıkça bir anayasal suç işleniyor” dedi. Bunun sadece CHP’yi ilgilendiren bir mesele olmadığını belirten Doğan, yaşananların Türkiye’nin demokrasi meselesi olduğunu söyledi.
“SÜREÇ KARŞITLARINI” UYARDI
Partisinin dünkü MYK toplantısına değinen Ayşegül Doğan, toplantının önemli başlıklarından birinin toplumsal muhalefet ve siyasal muhalefet olduğunu belirterek, bunu önemsediklerini söyledi. Kürt meselesinin çözümü için başlayan süreçte toplumsal ayağın inşa edilmesinin önemli olduğunu kaydeden Doğan, “süreç karşıtlığına“ ise tepki gösterdi. Doğan, “Bu çok tehlikeli bir oyun. Böyle oyunlar kuranları en başından buradan uyarmak durumundayız ve uyarıyoruz. Yapmayın. Çözümsüzlükten medet ummak gözyaşı getirmek demektir. Ülke çok şey kaybetti. İnsan hayatlarından bahsediyoruz. Ülkenin enerjisi, potansiyeli kayboldu son yıllarda. O yüzden çözümsüzlüğe değil, çözüme güç ve destek vermek gerekiyor. Ve biz bu oyunları boşa çıkartabilecek deneyime de sahibiz” diye konuştu.
“İNSANLAR SOMUT ADIM İSTİYOR”
Süreçle ilgili “Süreç ne aşamada? Durdu mu? Yavaşladı mı? Durağan bir hal mi aldı? Pürüz mü var? Riskli bir döneme mi girdi? İlerlemiyor mu?“ gibi soruların sorulduğunu ve bunların negatif çağrışımlar yaptığını kaydeden Doğan, pozitif çağrışımlar yapan gelişmelerin görülmediğine işaret etti. Doğan, “Çünkü bir inançsızlık söz konusu. Bu inançsızlığı ortadan kaldırmak için komisyonun kuruluşu çok büyük bir coşkuyla karşılandı diyebiliriz. Çok büyük bir coşku diyorum. Sebebi şu. Somut adım görmek istiyor insanlar. Hem siyaset hem toplum somut adım görmek istiyor“ dedi.
“MECLİS BARIŞ MESAİSİ YAPMALI”
Abdullah Öcalan’ın başından beri sürece ivme kazandıran çağrı ve açıklamaları olduğunu hatırlatan Doğan, bunların ezber bozduğunu ve çok kıymetli olduğunu vurguladı. Doğan, Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’un Meclis’te kurulan komisyonun bundan sonra rapor hazırlamaya ve yasal düzenlemelere odaklanacağına ilişkin açıklamasını “geç kalmış ama değerli“ olarak nitelendirdi. Doğan, “Biz, Meclis açılışında, Meclisi’n barış mesaisi yapması gerektiğini düşünüyoruz. Umarız önümüzdeki dönem daha hızlı ve odaklı çalışır ve yine Kürt sorununu yaratan nedenlerin esasına dair de konuşabilir, tartışabilir ve buna ilişkin bir takım tekliflerde bulunabilir“ diye konuştu.
SAYIN ÖCALAN DİNLENMELİ
DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, şu çağrıyı yaptı:
דKomisyon Sayın Öcalan dinlenmeli. Sayın Öcalan’ın görüşleri, önerileri bir şekilde bu komisyona akmalı. Bu olması gerekendir. Olması gereken bir şeyi yapmamanın ya da üzerine tartışmanın bir anlamı yok. Bu zaman kaybettirir. Sayın Öcalan’ı ana aktör olarak mutlaka dinlemeli, sözüne alan açmalı ve temas kurmalısınız.”
“DEM PARTİ İMRALI’YA GİTMEK İSTİYOR”
Öcalan’ın altı yıl aradan sonra avukatlarıyla görüşmesinin İmralı’da tecridin bittiği anlamına gelmediğini vurgulayan Doğan, DEM Parti heyetinin İmralı’yı ziyaret edip etmeyeceğine ilişkin şunları söyledi:
דDEM Parti, eş genel başkanlarından, merkez yürütme kurulu üyelerimizden oluşan bir heyetin gideceğini söylemiştim. Biz bunun gerçekleşmesini istiyoruz. Yani artık yalnızca DEM Parti ile değil, Sayın Öcalan Türkiye’de farklı kesimlerle iletişimde olmalı. Pratik ve teorik önderlikten söz etmişti kendisi gönderdiği ilk mesajda.”
“UMUT HAKKI”NI DEĞERLENDİRDİ
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin bir süre önce Öcalan’ın umut hakkına ilişkin açıkladığı kararı da değerlendiren Doğan, bu kararın sadece Öcalan’ı değil çok sayıda insanı etkilediğini hatırlatarak, şöyle konuştu:
“Yalnızca Sayın Öcalan’ı değil Türkiye’de binlerce insanı ilgilendiren bir durumdan bahsediyoruz. Adalet Bakanı veri paylaşmıyor; ancak hak kuruluşlarının edinebildiği bilgiyle 4 bin 350’nin üzerinde insanın hayatını etkileyen bir durumdan bahsediyoruz. Yani bu açık bir insan hakkı ihlali. Tabii ki bu insan hakkı ihlali sonlandırılmalı ve başta Sayın Öcalan olmak üzere bundan mağdur olan herkes umut hakkı ilkesinden yararlanmalı. Hep birlikte başaracağız, kazanacağız ve bu süreci mutlaka ama mutlaka demokratik toplumun inşasıyla kalıcı bir barışa erdireceğiz.”