Cumhurbaşkanı Erdoğan, sürece ilişkin “Gayemiz belli: Artık kan akmasın” diyerek, yeni dönemin geniş toplumsal mutabakatla ilerlemesi gerektiğini ve Meclis Komisyonu raporunun sürecin önünü açacağını belirtti.
HABER MERKEZİ – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TİSK 29. Olağan Genel Kurulu’nda konuştu.
Erdoğan konuşmasında Kürt sorunun çözümü için devam eden süreç ve son gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Çatışmalı sürecin Türkiye ekonomisine maaliyetini hatırlatan Erdoğan, “Sadece ekonomimize maliyeti 2 trilyon doları bulan terör meselesini artık sonsuza kadar geride bırakmak istiyoruz. Bunu da olabilecek en geniş toplumsal ve siyasal mutabakatla milletimizin değerleriyle örtüşen bir zeminde yapmanın hassasiyeti içindeyiz” dedi.
GAYEMİZ BELLİ ARTIK KAN AKMASIN
Süreçte amaçlarının belli olduğunu belirten Erdoğan, şunları dile getirdi:
GÖVDEMİZİ TAŞIN ALTINA KOYDUK
Yine ittifak olarak elimizle birlikte tüm gövdemizi taşın altına koyduk. Sürece muhalefet partilerinin de dahil olması için daima yapıcı davrandık. Uzlaşmacı bir tavırla hareket ettik.”
Meclis komisyonun konu hakkındaki çalışmalarına da değinen Erdoğan, komisyonun çok önemli bir misyon yüklendiğini söyledi ve “Komisyon raporunun sürecin önünü açacak öneri ve değerlendirmeleriyle müteakip adımlar için ortak bir perspektif çizmesini temenni ediyorum” dedi.
Erdoğan’ın bu konudaki değerlendirmeleri şöyle:
Milletimizin sürece dair umutlarını güçlendiren komisyonun aynı özgüvenli yaklaşımı son ana kadar devam ettireceğine inanıyorum.
KÜÇÜK HESAPLARA KURBAN EDİLMEMELİ
Komisyon raporunun sürecin önünü açacak öneri ve değerlendirmeleriyle müteakip adımlar için ortak bir perspektif çizmesini temenni ediyorum. Bunun yolu da sağ duyu ile samimiyetle hareket ederek bu tarihi süreci başta günlük siyasetin geçici tartışmaları olmak üzere küçük hesaplara kurban etmemekten geçiyor.
Biz ilk günden beri bu hassasiyetimizi koruyoruz. Yarımı yeme bütünü bölme anlayışıyla hiçbir yere varılmaz. Terörsüz Türkiye menziline ancak özgüvenle ve cesaretle ulaşabiliriz.
Türkiye’yi yarım asırlık bu sıkıntısından ancak bu şekilde kurtarabiliriz. Geri adım atmadan, sürecin tökezlemesini umanlara fırsat vermeden ağızlarını her açtıklarında millete karamsarlık zerk edenlere aldırmadan sürekli ileri gidecek, hep birlikte güzel günlere vasıl olacağız.”



