Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Dış İlişkiler Komitesi Eşbaşkanı İlham Ahmed, BBC Türkçe’ye yaptığı açıklamalarda Türkiye ile doğrudan temas kurduklarını söyledi, Şam ile yürütülen müzakerelerin ise “çökmediğini” belirtti.
HABER MERKEZİ – Suriye’de yaşayan Kürtlerin öncü isimlerinden İlham Ahmed, Türkiye ile aralarında açık bir iletişim kanalı bulunduğunu açıkladı. Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Dış İlişkiler Komitesi Eşbaşkanı olan Ahmed, “Türkiye’nin ilgilendiği konular da dahil olmak üzere açık bir koordinasyon kanalımız var” dedi.
BBC Türkçe’ye konuşan Ahmed, 9 Temmuz’da Şam’da düzenlenen toplantıya dair müzakerelerin çöktüğü yönündeki iddiaları da yalanladı. Şam’daki görüşmede Suriye’nin geçici lideri Ahmet El-Şara, Demokratik Suriye Güçleri (DSG) Genel Komutanı Mazlum Abdi ve ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack da yer aldı.
‘SİLAH BIRAKMA DEĞİL, ENTEGRASYON’
Türkiye ile ilişkiler konusunda olumlu bir hava olduğunu ifade eden Ahmed, Suriye’deki durumun farklı olduğunun altını çizerek “bizim için konu silah bırakmaktan ziyade entegrasyondur” dedi.
Ahmed’e göre Suriye’de halen güvenlik sorunu bulunuyor. Kalıcı bir anayasanın olmaması ve IŞİD tehdidinin devam etmesi nedeniyle, “DSG’nin Suriye ordusunun bir parçası haline gelmesi gerektiğini” savundu.
‘MÜZAKERELER ÇÖKMEDİ’
Suriye’de Şam yönetimi ile DSG arasında 10 Mart 2025’te imzalanan sekiz maddelik entegrasyon anlaşması, Temmuz ayında yeniden masaya yatırıldı. Bazı medya organlarında sürecin sona erdiği iddia edilse de İlham Ahmed bunu reddetti.
“Yanlış anlaşılmalar normaldir, Suriyeliler yıllardır birbirleriyle konuşmuyordu” diyen Ahmed, yeni bir anayasa ve güvenli bir ortam için görüşmelerin devam etmesi gerektiğini vurguladı.
‘FEDERALİZM DEĞİL, YEREL YÖNETİM’
ABD’li temsilci Tom Barrack’ın eleştirileri ve ayrı bir Kürt devleti kurulacağı iddiaları üzerine konuşan Ahmed, bağımsızlık ya da federalizm hedeflerinin olmadığını söyledi.
×Biz ademi merkeziyetçiliğe dayalı bir yerel yönetişim modeli öneriyoruz. Bütün etnik grupların temsil edildiği, kültürel ve toplumsal hakların anayasal güvence altına alındığı bir çerçeveden yanayız.
ABD ile aralarındaki ilişkinin önemine dikkat çeken Ahmed, Barrack’ın açıklamaları hakkında ise “sürekli diyalog halinde olmamız gerek” değerlendirmesinde bulundu.
