DEM Parti Eş Genel Başkanı Bakırhan, Kürt sorunun çözümü için yürütülen sürecin kişi ve partiler üstü olduğunu söyledi ve kurulan masada tüm kesimlerin olması gerektiğini belirtti. Bakırhan, “Kimse minnetle, davetle o masaya gelmemeli. Türkiye’nin ihtiyacı olduğu için gelmeli” dedi.
HABER MERKEZİ – Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Kürt sorununun çözümüne yönelik devam eden süreç, Meclis’te kurulması planlanan komisyon, CHP’li belediyelere yönelik operasyonlar ve yeni anayasa tartışmaları gibi pek çok konuda değerlendirmelerde bulundu.
T24’ten Gökçer Tahincioğlu ve Ceren Bayar’ın sorularını yanıtlayan Tuncer Bakırhan, süreci partiler üstü bir süreç olarak gördüklerini söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tartışmalara sebep olan “AK Parti, DEM, MHP birlikte yürüyoruz” ifadelerine ilişkin soruya yanıt veren Bakırhan, Kürt sorunun Türkiye’nin yüzyıllık sorunu olduğunu belirtti ve bunun yeterince konuşulmadığını aksine sığ tartışmalar yürütüldüğünü söyledi.
Bakırhan şunları belirtti:
Yeni anayasa tartışmalarına değinen Bakırhan, Türkiye’nin demokratik bir anayasaya ihtiyaç duyduğunu belirtti ancak DEM Parti olarak bu niteliği taşımayan bir anayasaya destek vermeyeceklerini söyledi.
“Anayasa toplumsal bir sözleşme olarak tarif ediyoruz. Yani bir partinin kendisini dayatmasıyla diğer partilerin ya da toplumun kabul edeceği bir şey midir Anayasa? Ülkenin gelecek on yıllarını belirleyecek bir toplumsal sözleşmeyi bir parti kendi çıkarına, geleceğine göre hazırlarsa diğerleri buna uyar mı, uymak zorunda mıdır? Dolayısıyla bu tartışma süreç karşıtlarının ortaya çıkardığı bir tartışma. Partimizin şimdilik böyle bir gündemi yok, böyle bir öncelikleri yok.”
Bu konuda kamuoyuna da DEM Parti’nin tavrı ile ilgili seslenen Bakırhan şunları söyledi:
“Türkiye kamuoyuna şunu da söylemek isterim; bu anayasa günün sonunda bizim önümüze gelecek. Orada Kürt sorununun çözümü yoksa, demokratikleşme yoksa, kadın yoksa, gençlerin geleceğine dair umut vaat eden şeyler yoksa, Alevilerin eşit yurttaşlık hakkı yoksa, ekonomide adalet yoksa, doğa kırım devam ediyorsa kim buna ‘evet’ der? DEM Parti buna ‘evet’ der mi?” diye konuştu.”
CHP MASADA OLMALI
Bakırhan, süreç kapsamında Meclis’te kurulacak komisyona ilişkin ise kurulacak komisyonda CHP’nin yer alması gerektiğini vurguladı. Bakırhan, “Ülkedeki kötü gidişatın durması için hepimizin masada olması gerekiyor. Bu süreci desteklememiz lazım. CHP, tabii ki olmalı ve bence masada olacaklar. Masada mücadele etmek gerekiyor. Masa, siyaset minderi gibidir. Minderden kaçan kaybeder. Barışı kazanmak istiyorsak minderde olmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.
HEPİMİZİN MASADA OLMASI GEREK
Türkiye’de kötü gidişatın durması için herkesin masada olması gerektiğini vurgulayan Bakırhan, “Bu süreci desteklememiz lazım. Bu sadece DEM Parti’nin sorunu değil. Kürt sorunu Türkiye’nin sorunu. Sadece bizi ilgilendiren bir süreç değil. Demokrasiden bağımsız değil, demokratik bir Türkiye’den bağımsız değil. Demokrasi diyorsak, demokratik bir yargı diyorsak, halkın seçtiği irade yönetsin diyorsak her şeye rağmen bu masayı tutmalıyız, zorla oturmalıyız. Kimse minnetle, davetle o masaya gelmemeli. Türkiye’nin ihtiyacı olduğu için gelmeli” dedi.
MASADA ÇÖZÜM ARIYORUZ DİYE DİĞERİNİN BAŞINA GELENE SIRTIMIZI DÖNEMEYİZ
CHP’ye yapılan operasyonlara tepki göstermeye devam edeceklerini de vurgulayan Tuncer Bakırhan, DEM Parti’nin tutumuna ilişkin şunları ifade etti:
“Bakın biz hakkaniyetli bir partiyiz. Birisiyle oturuyoruz, bir masada çözüm arıyoruz diye diğerinin başına gelenlere sırtımızı dönmeyiz. Bu bizde olmaz. ‘İktidarla oturduk, artık iktidarın eksiklerini yanlışlarını görmeyelim, dile getirmeyelim, karşısına durmayalım’ diyemeyiz. Biz bir muhalefet partisiyiz. Muhalefet etme gerçekliğimiz devam ediyor. Bu süreç başarılı da olsa biz muhalefet kimliğimizi koruyacağız. Maden yasası gelince yine karşı duracağız. Emekçilerle ilgili bir şey varsa yine destekleyeceğiz.”