Tuğçe Tatari
Peki ama AK Parti? Onlardan hiç mi bahsetmeyeceğiz?
Bu mümkün değil elbette, çünkü adaya madara olarak giden, şüphesiz AK Parti oldu. Açıkçası adaya gitme sürecindeki davranış tarzı izleyenleri bile utandıracak cinstendi. Bu ziyaretin tarihe kalacak yüzünün Hüseyin Yayman’ın gizlenerek, saklanarak gitme çabası ve “yok ben gitmedim, aslında Miki gitti” tarzı yanıltıcı beyanlarıyla; hem iktidarın sürece çekimser yaklaşımının hem de oy kaybı endişesinin gülünçleşecek kadar yüksek olduğunun görülmesini sağladığını düşünüyorum. Sürecin aktörlerinden biri olduğu iddiasındaki iktidar partisinin meseleye sahip çıkmadığı tartışmalarını ete kemiğe büründürmeyi başardılar bir şekilde. Artık durumları, duruşları ve konumları gözle görünür hâle geldi.
Yayman’ın gazetecileri yanılttığı, gerçek dışı o beyanlarının haberleşmesi üzerine iktidar medyasının doğurduğu “çamur kalemlerin” derhal haberin yayınlandığı mecraları PKK’ya yakın kuruluşlar diyerek lekeleme çabasını ise, süreç bozulduğunda biz gazetecilere nasıl muamele edileceğinin yine, yeniden ve hep olduğu gibi ortaya saçılması olarak değerlendiriyorum.



