Kenya’da düzenlenen “Aile Değerleri” konferansı, Batılı aşırı sağcı grupların desteklediği, LGBTİ+ bireyleri ve kadın haklarını hedef alan müdahalelerin son örneği oldu. Milyon dolarların akıtıldığı bu kampanyalar, Afrika ülkelerinde yasaları şekillendirmeye başladı bile.
HABER MERKEZİ- ABD ve Avrupa’dan gelen aşırı sağcı, dini temelli gruplar; Kenya’da düzenlenen “Aile Değerleri” konferansında LGBTİ+ bireyleri ve kadın haklarını hedef aldı. Kürtaj ve eşitlik karşıtı söylemlerle Afrika anayasalarına müdahale edilmesi, yeni bir kolonyal baskı biçimi olarak eleştiriliyor.
ABD ve Avrupa merkezli aşırı sağcı, dini gruplar — Family Watch International, Ordo Iuris ve Vox gibi — konferansa doğrudan destek verdi. Bu gruplar, yıllardır Afrika’daki LGBTQ+ hakları ve kürtaj karşıtı söylemleri yaymak için milyonlarca dolarlık kaynak aktarıyor. Hedefleri, yerel yasaları muhafazakâr değerlerle yeniden şekillendirmek.
AVRUPALI AHLAK MİSYONERLERİ DE HAREKETE GEÇTİ
RFİ’nin bu özel haberine göre, bu yıl bir ilk yaşandı ve Avrupalı temsilciler de konferansa katıldı. Bunlar arasında Fransız Ludovine de La Rochère (eski “Manif Pour Tous”un lideri), Polonyalı Jerzy Kwasniewski (Ordo Iuris başkanı) ve İspanyol aşırı sağcı Vox partisinden Avrupa Parlamentosu milletvekili Margarita de la Pisa Carrion yer aldı.
Kenya’da hâlihazırda kürtaj yalnızca tıbbi zorunluluk halinde yasal. Eşcinsel ilişki ise halen cezalandırılıyor. Hukukçular, bu konferansların bu tür yasaları daha da sertleştirmek için düzenlendiğini söylüyor.
Bu strateji sadece Kenya ile sınırlı değil. 2023’te Uganda’da benzer bir konferans düzenlenmiş, ardından Cumhurbaşkanı Museveni eşcinselliğe ömür boyu hapis ve “ağırlaştırılmış” vakalarda idam cezası getiren yasayı imzalamıştı.
Yakın gelecekte benzer etkinlikler Sierra Leone, Ruanda ve Gana’da da düzenlenecek. Sierra Leone’daki konferansın, şu sıralar parlamentoda görüşülen ve kürtajı 14. haftaya kadar yasallaştırmayı öngören yasa tasarısıyla çakışması dikkat çekici. Uzmanlara göre bu, aşırı sağcı grupların doğrudan hedefi haline gelmiş durumda.
HAK SAVUNUCULARI ÖFKELİ: BATI’NIN AHLAK DİZAYNI SON DERECE TEHLİKELİ
Hak savunucuları bu gelişmeleri, Afrika’nın egemenliğine yönelik dış müdahale ve dini kisveli yeni bir kolonyalizm olarak değerlendiriyor. “Kadınların ve LGBTİ+ bireylerin yaşam hakkı, dış güçlerin gündelik politikalarına kurban ediliyor” diyorlar.
Amnesty International Kenya’dan kadın hakları avukatı Tabitha Saoyo, bu katılımı “tehlikeli bir işaret” olarak değerlendiriyor. Ona göre bu gelişme, Kenya’nın halihazırda sınırlı olan toplumsal cinsiyet özgürlüklerine dış müdahaleyi beraberinde getirebilir.
Kenya’da kürtaj yalnızca acil müdahale veya annenin hayatı tehlikedeyse yasal. Eşcinsel ilişkiler ise hapisle cezalandırılabiliyor. Ancak, 2023’te alınan yasal bir kararla LGBTQ+ kuruluşlarının STK olarak kayıt yaptırmalarının önü açıldı; bu da bir ilerleme olarak görülüyor.
2025 yılı, Afrika’da düzenlenen aşırı muhafazakâr konferans sayısı bakımından rekor kırıyor. Tabitha Saoyo, “Önceden bu gruplar arka planda kalırdı, şimdi logoları konferans programlarında açıkça yer alıyor” diyor.
Bu hareketin, ABD’de Donald Trump’ın seçim süreciyle bağlantılı Project 2025 girişimiyle ilişkili olduğu belirtiliyor.