Gerçeğe yeni ses
Nûmedya24

Elektronik müzikte “toplumsal cinsiyet” araştırması I

Sahnenin ışıkları sönünce geride kalan ne?

Elektronik müzikte “toplumsal cinsiyet” araştırması I

Fransa’da elektronik müzik sahnesi kadın sanatçılar açısından görünürlük kazansa da sosyolog Alice Laurent-Camena, eşitlik söyleminin çoğu zaman vitrin olduğunu, perde arkasında erkek egemenliğinin sürdüğünü söylüyor.

HABER MERKEZİ- Fransa’da elektronik müzik sahnesi, son yıllarda kadın sanatçıların görünürlüğünün arttığı bir dönemden geçiyor. 2016’da kulüp programlarında kadın DJ’ler yüzde 10’u bile bulmazken, bugün bu oran yüzde 35’e yükseldi. Peki bu, sahnenin gerçekten daha eşitlikçi olduğu anlamına mı geliyor? Rennes 2 Üniversitesi’nde doktora yapan sosyolog Alice Laurent-Camena, yanıtın o kadar basit olmadığını söylüyor.

Mediapart’ın özel röportajına göre Laurent-Camena, yıllardır elektronik müzikte toplumsal cinsiyet ilişkilerini inceliyor. Gözlemleri net: Evet, sahnede daha fazla kadın var, ama karar veren koltuklarda hâlâ çoğunluk erkeklerde. “Pro-feminist” bir imaj çizmek ise erkek sanatçılar için saygınlık göstergesi haline gelmiş. Doğru kelimeleri kullanmak, “duyarlı” bir profil çizmek puan kazandırıyor. Ancak bu, sektörün temel güç dengelerini değiştirmiyor.

Sorun sadece bu değil. Elektronik müzik dünyası küçük, herkes birbirini tanıyor. İşler çoğu zaman tanıdıklar arasında dönüyor. Bu kadar bağlı bir çevrede, şiddet ya da taciz iddiası dile getirmek ciddi risk taşıyor. “Birini ifşa etmek, iş fırsatlarını kaybetmek anlamına gelebilir” diyor Laurent-Camena. Hele ki geçimini küçük sahne ücretleriyle, arada işsizlik ve ek işler yaparak sağlayanlar için bu risk daha da büyük.

Yine de itibarın bu kadar merkezi olması, kimi zaman feminist müdahaleler için bir fırsat da yaratabiliyor. 2020’de “Qui embrouille qui” kolektifinin dört DJ hakkında yaptığı ifşalar sonrası bu sanatçıların sahneden dışlanması buna örnek.  Kimin sözünün ne kadar dikkate alındığı, o kişinin sektördeki konumuna ve sosyal ağlarına bağlı.

#MeToo hareketi ve pandemi döneminde ortaya çıkan feminist inisiyatifler, elektronik müzikte eşitlik taleplerini daha görünür kıldı. Ama Laurent-Camena, “Eskiden her şey çok eşitti” anlatısına temkinli bakıyor: “1990’ların sahnesinin şiddet ve hiyerarşiden tamamen uzak olduğunu sanmıyorum. Bu daha çok, bugün için yaratılan bir hedef.”

Benzer Haberler