Necmiye Alpay
Son birkaç gündür bardağı büsbütün taşıran durum, bugün-yarın tahliye edilmesini beklediğimiz Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın hâlâ bırakılmayışı oldu. Bir türlü gelmeyen bu haber, müebbet verilen Osman Kavala başta olmak üzere sanki Gezi protestolarına katılan milyonlarca kişinin yerine ceza çekmeye mahkûmmuş gibi uzun hapis cezalarına çarptırılan Gezi davası mahpusları meselesiyle birleşiyor. Ve hiç inandırıcı olmayan sayısız belediye operasyonuyla.
Bu mazlumluk duygusu hepimizde gitgide daha çok yer ediyor. Hepimiz üzüntü mahkûmlarına dönüştük, elbette başta küçücük çocukları olmak üzere mahpus yakınları.
İsimlere isimler ekleniyor, birimiz bırakılıp başka birimiz alınıyor. Muhalifler, gitgide daha az ilgili kimseler. Kimimizin payına birkaç gün, kimimize birkaç ay, kimimize onyıllar düşüyor. Tıpkı askerî darbe dönemlerindeki gibi. Bu kez en sonunda yargıyı da kendinden utanacağı hallere düşürmediler mi?



