“Adalet için barış, barış için adalet” buluşmasında konuşan eski AİHM yargıcı Rıza Türmen, Kürt sorununun müzakereyle çözümü ve demokratikleşme adımlarının “çoğulcu, hukuk devletine saygılı yeni bir Türkiye”yi mümkün kılabileceğini söyledi.
HABER MERKEZİ- İnsan Hakları Derneği (İHD), Demokrasi İçin Birlik, 10 Ekim Barış Derneği, Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) Platformları Birliği tarafından düzenlenen “Adalet İçin Barış, Barış İçin Adalet” buluşması Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası (TÜMBEL-SEN) Genel Merkezi’nde gerçekleşti.
Moderatörlüğünü İshak Kocabıyık’ın yaptığı buluşmanın açılışında konuşan eski Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) yargıcı Rıza Türmen, Türkiye’nin temel ha ve özgürlükler alanında hızla gerilediğine işaret etti. Türmen, Stockholm Özgürlük Merkezi’nin yaptığı araştırmaya göre Türkiye’nin hukuk devleti endeksi bakımından 143 devlet arasında 2015 yılında 80’inci sırada yer alırken şu an 118’inci sırada olduğu bilgisini verdi, Sınır Tanımayan Gazeteciler’in 2025 raporuna göre de Türkiye’nin basın özgürlüğü bakımından 180 devlet arasında 159’uncu sırada olduğunu paylaştı.
‘PKK BİR SONUÇTUR, BU SONUCU DOĞURAN NEDENLER ORTADAN KALDIRILMALI”
Barış ve Demokratik Toplum Süreci’ne ilişkin değerlendirmelerde bulunan Türmen, kalıcı barışın ancak çatışmaya yol açan nedenlerin ortadan kaldırılmasıyla mümkün olabileceğini söyledi. PKK’nin ortaya çıkışının bir sonuç olduğunu vurgulayan Türmen, “Bu sonuçları doğuran nedenler ortadan kaldırılmadıkça gerçek bir barıştan söz etmek zor. Barışın topluma yayılması ve toplumun sürecin öznesi haline gelmesi gerekir” dedi.
‘KÜRTLERİN VE TÜRKLERİN BİRLİKTE İNŞA EDECEĞİ YENİ BİR TÜRKİYE MÜMKÜN’
Sürecin önemli bir fırsat sunduğunu ifade eden Türmen, Kürt sorununun müzakereyle ele alınması gerektiğini belirterek şunları söyledi:
דBu kapı açıldı ve bu kapıdan geçmek gerekiyor. Kürt sorununu konuşmak, müzakere etmek ve demokratikleşme adımları atmak zorundayız. Bu süreç doğru değerlendirilirse, demokratik, çoğulcu, hukuk devletine saygılı, özgür ve eşitlikçi yeni bir Türkiye’nin kurulmasına sebep olabilir. Bu yeni Türkiye, Kürtlerin ve Türklerin birlikte inşa edeceği bir Türkiye olmalıdır.”
Konuşmasında CHP’ye de çağrıda bulunan Rıza Türmen, partinin Kürt sorununun çözümüne dair somut bir planla ortaya çıkması gerektiğine değindi.
“MESELE SADECE MAHPUS HAKLARI DEĞİL BİZİM İNSAN KALMA HAKKIMIZ”
İHD Ankara Şube Eşbaşkanı Ömer Faruk Yazmacı ise konuşmasında cezaevlerinde yaşanan ihlallere değindi. Yazmacı cezaevlerinin her tarafında kameraların olmasını eleştirdi:
Sınav salonlarında kameraları var, iş yerlerinde var, sokakta var, sosyal medyada var. Yavaş yavaş normalleşiyor. Bu fanusa bakmamız lazım. Bu yüzden mesele sadece mahpus hakları değil, bizim insan kalma hakkımız.
Şu an 42 tane YGC S tipi, YGC Y tipi 42 hapishaneyi 5 yılda yapabildiler ve kapasiteyi 44.000’e çıkardılar. Biz niye tepki göstermiyoruz? Biz bunu nasıl durduramıyoruz?”
‘SURUÇ GÜNCELLİĞİNİ KORUYOR’
Suruç Aileleri İnisiyatifi adına söz alan Efe Çatalbaş, “Barış sürecinde olması bakımından hem de gerçekten barış temelli bir hareket olması açısından Suruç bugün de güncelliğini koruyor. Suruç 2009-2012-2015 arası barış sürecini bitiren olaydı ve bugün yeniden bir barış sürecinden bahsediliyor. Bugün bunun imkânından konuşabilmemizin koşulu öncelikle bizi daha önceki süreçten çıkaran, tekrar bir karanlık 10 yıla götüren, tekrar çeşitli acıların yaşanmasına sebep olan bu olayla yüzleşmek, adaletin tahsis edilmesini sağlamaktır” şeklinde konuştu.



