TBMM’nin “Bebek Ölümlerini ve Özel Sağlık Kuruluşlarını Araştırma Komisyonu” tarafından hazırlanan 420 sayfalık taslak raporda, Yenidoğan Çetesi benzeri vakaların tekrarlanmaması için ‘Misafir Anne’ uygulamasının ülke genelinde yaygınlaştırılması gerektiği vurgulandı.
HABER MERKEZİ – Yenidoğan çetesinin yargı süreci sürerken, tüm partilerin ortak önerisiyle TBMM’de “Bebek Ölümlerini ve Özel Sağlık Kuruluşlarını Araştırma Komisyonu” kurulmuştu. Komisyon, çok sayıda tanık ve uzmanı dinledikten sonra 420 sayfalık taslak raporunu tamamladı.
Raporun tespitler bölümünde, ‘yenidoğan çetesi’ olarak anılan vakaların ortaya çıkmasında yetişmiş sağlık personeli eksikliğinin etkili olduğu vurgulandı. Benzer olayların yeniden yaşanmaması için ‘Misafir Anne’ uygulamasının yaygınlaştırılması önerildi. Riskli gebeliklerin güvenli doğum süreçlerine yönlendirilmesini amaçlayan bu programla, annenin ve bebeğin doğum sonrası evlerine sağlıklı şekilde ulaşmalarının güvence altına alınması hedefleniyor.
DOĞUM SONRASI TAKİP
Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülen ‘Misafir Anne’ programı kapsamında, iklim ve yol koşulları nedeniyle ulaşımı güç bölgelerde yaşayan ya da sosyal nedenlerle hastanede doğuma erişimde zorluk yaşayabilecek gebeler önceden tespit ediliyor. Bu kadınlar, ambulans veya uygun nakil araçlarıyla hastanelere ulaştırılıyor, doğum gerçekleşene kadar güvenli alanlarda misafir ediliyor.
Doğumun ardından ise anne ve bebeğin evlerine sağlıklı biçimde dönmeleri sağlanıyor. Böylece anne-bebek ölümlerinin ve doğum sonrası komplikasyonların önüne geçilmesi amaçlanıyor.
×Rapor, yüksek riskli gebelerin donanımlı sağlık merkezlerine zamanında yönlendirilmesi sayesinde takip ve doğum süreçlerinin güvenli koşullarda sürdürülebileceğine dikkat çekiyor.
ÖDEME DETAYI
Taslak raporda, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) mevcut ödeme sisteminin yeniden düzenlenmesi gerektiği vurgulandı. Rapora göre, Sağlık Bakanlığı ve SGK’nın uyguladığı tarifeler, sağlık hizmetlerinin nitelikli, kesintisiz ve güvenli biçimde sunumunu destekleyecek şekilde güncellenmeli. T24′te yer alan habere göre, komisyon, özellikle mesai içi ve sonrası görev yapan hekim kadrolarının sürdürülebilir biçimde istihdamını mümkün kılacak bir ödeme altyapısına ihtiyaç olduğunu belirtti. Ayrıca sistemin, 7 gün 24 saat hizmet veren yenidoğan yoğun bakım ekiplerinin bütünlüğünü teşvik edecek biçimde kurgulanması gerektiğine dikkat çekildi.
Raporda yer alan diğer öneriler:
-Özellikle ileri yaş gebeler, akraba evliliği öyküsü bulunanlar gebelik sürecinde Genetik Tanı Merkezlerine yönlendirilmeli.
-Riskli gebeliklerin izlenmesi için önceden tanımlanmış eylem planları hazırlanmalı.
-Gebelik sürecine ilişkin tarama testlerinin zamanında ve eksiksiz gerçekleştirilmesini sağlamak amacıyla dijital takip sistemleri kullanılmalı, otomatik uyarı sistemleri geliştirilmeli.
-Aile hekimleri, kadın doğum uzmanları için ulusal düzeyde bir tarama rehberi hazırlanmalı.
-Sezaryenin anne ve yenidoğan sağlığı açısından olumsuz sonuçları azaltılmalı.
×
NE OLMUŞTU?
‘Yenidoğan çetesi’ olayı, Türkiye’de bazı özel hastanelerde doğum yapan ailelerin bebeklerinin gereksiz şekilde yoğun bakıma alınması ve bu süreçte hem maddi kazanç sağlanması hem de bebeklerin hayatını kaybetmesi iddialarını içeriyor.
Soruşturma, 2024 yılında İstanbul merkezli olarak başlatıldı. Savcılığın yürüttüğü incelemede, bazı özel hastanelerde görevli doktorların, bebekleri solunum sıkıntısı ya da riskli doğum gerekçesiyle yoğun bakıma yatırdığı, ancak birçok durumda tıbbi zorunluluk bulunmadığı tespit edildi.
Aileler, bebeklerini göremediklerini, taburcu işlemlerinin geciktirildiğini ve yüksek meblağlı ücretler talep edildiğini öne sürdü.
Soruşturmada doktor, hemşire ve hastane yöneticilerinden oluşan çok sayıda kişi gözaltına alındı. Şüphelilere “örgütlü dolandırıcılık, evrakta sahtecilik ve görevi kötüye kullanma” suçlamaları yöneltildi.



