Gerçeğe yeni ses
Nûmedya24

Kirmanşah diye bir “kenar” yer… I

İran’ın baskıcı gölgesinde kadın mücadelesi

Kirmanşah diye bir “kenar” yer… I

İran’ın Kirmanşah kentinin kenar mahallelerinde yaşayan kadınlar, yıkılan evler, eksik hizmetler ve toplumsal ayrımcılıkla boğuşuyor. Yoksulluk ve devlet politikalarının yarattığı zorluklar, kadınların hayatını her geçen gün daha da ağırlaştırıyor.

HABER MERKEZİ- İran’ın batısında, Rojhilat Kürdistan bölgesinde yer alan Kirmanşah, yaklaşık 1.5 milyon nüfusuyla tarih boyunca Mezopotamya ve İran kültürlerinin kavşağında bulunan önemli bir kent. Zengin doğal kaynaklara ve kadim bir mirasa sahip olmasına rağmen, modern kentleşme ve sosyal kalkınma alanında ciddi zorluklarla karşı karşıya.

Kirmanşah, ülkenin en yüksek gecekondulaşma oranlarından birine sahip. Kentte yaklaşık 400 bin kişi, altyapı yetersizliği, sağlıksız konut koşulları ve sosyal hizmetlerden mahrum bırakılarak yaşam mücadelesi veriyor.

Dışlanmışlık sadece mekânla da sınırlı değil burada; eğitimden, sağlık hizmetlerinden, adaletten, insanca yaşam hakkından da uzak tutuluyor burada yaşayanlar.  Merkezde yaşayanlar tarafından “kenar mahalleli” olarak damgalanmak ise bu toplulukların sosyal dışlanmasını derinleştiriyor.

Görünmezlik en çok kadınların sorunu: okula gidemiyorlar, erken yaşta evliliğe mecbur ediliyorlar…

Jinha Ajans’tan Nesîm Ahmedî’ye konuşan Çimen Mahallesi’nden Afsane B., defalarca yıkılan evini, “madde bağımlılarının toplanmasını önlemek” gerekçesiyle yapılan yıkımlar sırasında yaşadıkları çaresizliği anlatıyor: “Evimiz yıkıldı, yeni bir yuva kurmaya çalışıyoruz ama her an yıkılacağı korkusuyla yaşıyoruz.”

Foto:Jinha

Sağlık hizmetlerine erişim sıkıntısı yaşayan kadınlar, hijyen eksikliği nedeniyle enfeksiyonlarla karşı karşıya kalıyor. Sosyal aktivist Sara Sepehri, kadınların çoğunun kendi kendine tedaviye yöneldiğini belirtiyor ancak bunun yeterli olmadığını vurguluyor.

Ekonomik yoksunluk ve ayrımcılık, fiziksel şiddet ve çocuk yaşta evlilik gibi sorunları da artırıyor. Anahita Mahallesi’nden Roya B., “Eşim işsiz kalınca bağımlı oldu, kızlarımı dövüyor. Şimdi büyük kızımı evlendirmek istiyor,” diyerek içinde bulunduğu çaresizliği anlatıyor.

Kirmanşah’ın kenar mahallelerinde yaşayan kadınların hikayesi, sadece bireysel yaşam mücadelesi değil; devlet politikalarının ve toplumsal önyargıların birleşerek yarattığı derin sosyal adaletsizliğin bir yansıması. Tarihî zenginliklere rağmen, burada hayat hâlâ hayatta kalma mücadelesiyle geçiyor.

Benzer Haberler