Gerçeğe yeni ses
Nûmedya24

Lübnan yasta I

Komünist sanatçı Rahbani son yolculuğuna uğurlandı

Lübnan yasta I

13 yaşında yazdığı ilk kitaptan, iç savaşta kaleme aldığı politik tiyatrolara, Feyruz’un bestelerinden Beyrut’un caz barlarına uzanan bir sanat yolculuğu… Lübnanlı sanatçı Ziad Rahbani, 69 yaşında hayatını kaybetti. Cenaze töreni öncesinde Beyrut’ta toplanan yüzlerce hayranı, Rahbani’nin şarkılarını söyledi.

HABER MERKEZİ – Lübnan’ın en özgün sanatçılarından biri olan Ziad Rahbani, 26 Temmuz 2025 sabahı, Beyrut’ta tedavi gördüğü hastanede 69 yaşında yaşamını yitirdi.

Lübnanlı sanatçı Rahbani, bugün Bikfaya kentinde düzenlenen cenaze töreniyle son yolculuğuna uğurlandı. Cenaze töreni öncesinde başkent Beyrut’un Hamra semtindeki Khoury Hastanesi önünde toplanan kalabalık, hep bir ağızdan Rahbani’nin şarkılarını söyledi.

Devlet Başkanı Joseph Aoun’un, “yaşayan bir vicdan” ve “halkın acılarını kelimelere döken bir ayna” sözleriyle andığı Rahbani, Arap dünyasının politik tiyatro ve protest müzik geleneğinde eşsiz bir yer edindi.

13 YAŞINDA BAŞLAYAN SANAT YOLCULUĞU

Sanata küçük yaşta adım atan Rahbani, henüz 13 yaşındayken Tanrım Benim Dostum” adlı kitabıyla edebiyat dünyasına girdi. Gerçek anlamda sahneye çıkışı ise 1973’te, Arap müziğinin efsanevi sesi annesi Feyruz için bestelediği ve kısa sürede hit olan “Sa’alouni el-Nas” (İnsanlar Sordu Beni) şarkısıyla oldu.

Aynı yıl, yazıp yönettiği müzikal komedi “Sahriyé” ile tiyatro sahnesine de güçlü bir giriş yaptı. O zaman henüz 17 yaşındaydı.

Babasının ve amcalarının kurduğu Rahbani Kardeşler geleneğini devralan Ziyad, bu mirası devrimci bir dille yeniden şekillendirdi. Genç yaşında, tiyatro, müzik ve radyo yayınlarını kapsayan üretim hızıyla dikkat çekti.

POLİTİK TİYATRODA FENOMEN OLDU

Rahbani, 1970’lerdeki öğrenci hareketlerinin ve yükselen sol dalganın sembol isimlerinden biri hâline geldi. Komünist görüşünü hiçbir zaman gizlemeyen sanatçı, özellikle iç savaşın ortasında sahnelediği oyunlarla bir kuşağın düşünce dünyasını şekillendirdi.

İç savaş döneminde yazdığı dört önemli oyun:

  1. Nazl el-Sourour (Mutluluk Hanı), 1974
  2. Binnisbi La Boukra Shou? (Yarın İçin Ne Düşünüyorsun?), 1978
  3. Film Ameriki Tawil (Uzun Amerikan Filmi), 1981
  4. Chi Feshil (Fiyasko), 1983

Bu oyunlar, hem politik kehanet gücüyle hem de Rahbani’ye özgü mizahi taşlamalarıyla dönemin hafızasına kazındı.

Savaş sonrasında da sahneden çekilmedi. 1993’te “Bikhsous el-Karameh w’il Shaab el-Anid” (Onur ve Direngen Halk Üzerine) ve 1994’te “Lawla Foushat el-Amal” (Umut Olmasaydı) adlı iki uzun tiyatro eseri yazdı. Ancak bu eserler, halkın kendi travmalarıyla yüzleşmek istememesi nedeniyle o dönemde sert eleştirilerle karşılaştı.

MÜZİĞİN İSYANCI PİYANİSTİ

Ziad Rahbani kendini öncelikle müzisyen ve piyanist olarak tanımlardı. 1994’ten sonra tiyatro sahnesinden büyük ölçüde çekilerek müziğe odaklandı.

Gerek Beyrut’un yeraltı caz barlarında, gerekse Beiteddine gibi prestijli festivallerde sahne aldı. Onun müziği, klasik Arap ezgileriyle cazı, funk’ı ve toplumsal taşlamayı ustaca harmanladı.

En bilinen albümleri arasında şunlar yer alır:

  • Bil Afrah (1977)
  • Houdou’ Nisbi (1985)
  • Ana Moush Kafir (1996)
  • Monodose (2001)
  • Ziad Rahbani Live in Damascus Citadel (2009)

“O sadece bir sanatçı değildi; bir düşünce ve kültür biçimiydi… Zulme karşı yükselen bir ses, dışlananların dürüst aynasıydı.”
Lübnan Devlet Başkanı Joseph Aoun

1970’lerden itibaren sahnelediği politik tiyatro oyunlarıyla tanınan Rahbani, ironiyi, mizahı ve sınıfsal eleştiriyi ustalıkla harmanladı. Filistin mücadelesine verdiği destekle de bilinen sanatçı, Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC) için imzasız besteler yaptı. Feyruz’un seslendirdiği bazı politik şarkıların ardındaki yaratıcı da yine kendisiydi.

“HİÇBİR ZAMAN TARAFSIZ OLMADI”

Rahbani’nin ölüm haberi, Lübnan’da ve Arap coğrafyasında büyük bir üzüntüyle karşılandı. Lübnan Komünist Partisi, onu “yoldaş” olarak andı:

דSanatını cesaretle ve nadir rastlanan bir eleştirel bilinçle sundu. Mezhepçiliğe, ayrımcılığa karşı açık bir duruş sergiledi. İnandığı değerleri yalnızca savunmadı; onları müziğine ve tiyatrosuna işledi.”

Benzer şekilde, FHKC tarafından yapılan açıklamada da onun sanatçı kimliğinin ötesine geçen bir figür olduğuna vurgu yapıldı:

דZiad Rahbani, hiçbir zaman tarafsız olmadı. Daima yoksulların, Filistin’in ve devrimcilerin yanında yer aldı.”