DSG Genel Komutanı Mazlum Abdi, Türkiye ile doğrudan diyalog kanallarının bulunduğunu belirterek, “Bu düzeydeki ilişkileri daha da geliştirmek istiyoruz” dedi. Abdi, DSG’nin Suriye ordusuna entegrasyonuna ilişkin süren tartışmalara ilişkin ise şu değerlendirmede bulundu: “Suriye güçleri birleşirse, biz de bunun bir parçası oluruz.”
HABER MERKEZİ – Demokratik Suriye Güçleri (DSG) Genel Komutanı General Mazlum Abdi, Suriye geçiş hükümeti ile süren görüşmelere, diplomatik diyaloglara ve bölgedeki güncel gelişmelere Yeni Yaşam gazetesine konuştu.
Mehmet Ali Çelebi ve Doğan Cihan’ın sorularını yanıtlayan Abdi, röportajın yayımlanan ilk bölümünde Şam yönetimiyle aralarındaki 10 Mart Anlaşması’na ve bu kapsamda devam eden görüşmelere değindi.
Abdi anlaşma öncesi geçici Şam yönetimi ile yaptıkları görüşmelerde ilkesel olarak Suriye’deki Kürt sorununun çözülmesi ve herkesi kapsayacak bir Suriye hükümetinin kurulması gerektiğini vurguladıklarını söyledi.
Suriye’de diyalog temelinde bir anlaşma ve kalıcı bir ateşkes sağlanması gerektiğini ifade eden Abdi, Türkiye’nin de bu anlaşmaya onay vermese bile engelleyici bir pozisyonda olmadığını belirtti:
דTürkiye’nin bu anlaşmanın oluşumuna tamamen engel olmadığını düşünüyorum. Sonuçta, Türk devleti ret etseydi, bu toplantı gerçekleşmezdi. Türkiye bu anlaşmaya doğrudan dahil olmadı. Şam hükümetiyle bir ilişkileri var, birlikte çalışıyorlar. Ancak bu anlaşma Türkiye’nin onayıyla olmasa da engel de olmamışlar gibi görünüyor.”
TÜRKİYE İLE DOĞRUDAN İLİŞKİLERİMİZ VAR
Abdi, “Kuzey ve Doğu Suriye yönetimi temsilcilerinin Türkiye ile doğrudan teması oldu mu?” sorusuna ise doğrudan ilişkilerinin olduğu ve diyalog kanallarının da açık olduğu yanıtını verdi.
Abdi’nin bu konudaki ifadeleri şöyle:
דTürkiye ile ilişkiler var. Doğrudan ilişkilerimiz var ve kanallarımız açık. Bu olumlu bir şey. Ortaya çıkan sorunları farklı farklı anlamak yerine birbirimizle doğrudan konuşma fırsatları var. Bu konuda bir düzeyde ilişkilerimiz var, bu düzeydeki ilişkileri daha da geliştirmek istiyoruz. Türkiye şimdi bize, ‘siz ve Şam bir araya gelip anlaşmanız gerekir’ diyor. 10 Mart Anlaşması hayata geçirilmeli. Türkiye’nin DSG’ye ilişkin askeri güçler konusundaki görüşlerinin biraz farklı olduğunu biliyoruz. Bu konuda aynı düşünmüyoruz. Biz Suriyeliyiz, güçlerimiz doğal olarak Suriye ordusunun bir parçası olma hakkına sahip. Suriye güçleri birleşirse, biz de bir parçası oluruz. Şu anda istediğimiz bu. Türkiye bu konuda farklı düşünüyor. Şu ana kadar Türkiye’nin bu konuda pratikte herhangi bir engel görmedik. Türk devletinin olumlu bir rol oynayacağını umuyoruz. Şu anda Suriye hükümetiyle yapılan görüşmelere ABD, Fransa ve İngiltere katılıyor.”
Röportajın ilk bölümünün tamamı için tıklayınız.
