Yargı paketinde taleplerinin büyük ölçüde karşılanmadığını ve hasta tutuklularla ilgili ayrımcı düzenlemelerin sürdüğünü belirten DEM Partili Sezai Temelli, buna karşın son karar yetkisinin savcılıklardan alınıp hakimliklere verilmesini olumlu bir adım olarak değerlendirdi.
HABER MERKEZİ- Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Meclis Grup Başkanvekili Sezai Temelli, AKP imzası ile Meclis’e sunulan 10’uncu Yargı Paketi’ne ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Toplumun beklentilerini karşılamadığı gerekçesiyle ciddi tepki toplayan paketin, siyasi sürecin de olumlu etkilenmesi vesile olacak şekilde hayata geçmesini istediklerini fakat bunun gerçekleşmediğini belirtti.
Bu paketten sonra başka paketlerin de geleceğini belirten Temelli, talep ettiklerini düzenlemelerin AKP tarafından ötelendiğini söyledi.
MA’dan Mehmet Aslan’a konuşan Temelli, “Sonbahar işaret ediliyor. Yeni yargı paketleri gelecek diyorlar ama bir taahhüt değil” dedi.
İktidar kanadı ile yaptıkları görüşmeleri hatırlatan ve Covid-19 pandemisi döneminde çıkan ve siyasi tutsakları kapsamayan düzenlemenin genişletilmesini teklif ettiklerini ancak bunun da gerçekleşmediğini söyledi.
AKP GEREKÇE ÜRETİYOR, ÇALIŞMAMIZ HEM MUHALEFET HEM DE İKTİDARDA VAR
AKP’nin bu konuda “DEM Parti istemiyordu” şeklinde bir algı yaratmaya çalıştığını belirten Temelli bu iddiaya ise şu sözlerle yanıt verdi:
“Böyle bir şey söz konusu değil. Biz bu konuda düzenleme yapılacağını öğrendiğimizde daha önce ayrımcılık yapıldığını söyledik. Çeşitli gerekçeler öne sürdüler. Sürekli bahane ürettiler ve çözüme yönelik bir adım atmadılar. Bu konuda çalışmamızı kendilerine verdik. Çalışmamızın örneği hem onlarda hem de muhalefette var. Bu söyledikleri ile gerçeği çarpıtıyorlar.”
Paketteki eksiklerin giderilmesi için yoğun bir mesai ve çaba harcayacaklarını belirten Temelli, “Bu eksikliklerin ne kadarını telafi edebilirsek o kadar önemli” dedi.
HASTA TUTUKLULAR GÜNDEMİ
Temelli, pakette yer alan hasta tutuklularla ilgili düzenlemeye de değindi. Her düzenlemenin ayrımcılığı içermeden düzenlenmesini istediklerini belirten Temelli, ancak gelen pakette de bu konuda ayrımcılık yapıldığını söyledi.
Temelli, “Hasta tutsak olanlar yararlanırken, ağırlaştırılmış müebbet alanlar yararlanamayacak” dedi.
Temelli, hasta tutsaklar ile ilgili son kararın savcılıklardan alınıp hakimliklere verilmesini ise olumlu bir gelişme olarak değerlendirdi.
Temelli bu konuda şunları söyledi:
“Adli Tıp Kurumu’nun tespitine başvurulacak. Daha sonra İnfaz Hakimliği karar verecek. Dolasıyla bugün var olan tıkanıklık bir şekilde aşılmış oluyor. Orada ATK raporu ile savcılığa bağlı bir mesele vardı. Fakat şimdi bu konunun hassasiyeti nedeniyle yapılan düzenleme ile hasta tutsaklardaki üst sınırı kaldırdılar. Dolasıyla herkesi kapsayacak. 5 yıldan fazla ceza alanlar bundan yararlanamıyordu. Dolasıyla bu düzenleme ile İnfaz Hakimliği’ne bağlı olarak yararlanacaklar. Ama burada başka bir ciddi sorun var; o da ATK. ATK, bir tıp kurumu gibi çalışmıyor. Tıp etiğini önceleyerek çalışması lazım. ATK’nin özellikle örgütlü suçlara karşı tavrı kabul edilemez bir boyutta. O kadar çok tutsağa ‘Cezaevinde kalabilir’ raporu verdi ki…Birçok insan cezaevinde yaşamını yitirdi.”
AKP Meclis Grup Başkanvekili Abdullah Güler paketi Meclis’e sunarken hasta tutuklularla ilgili şu ifadeleri kullanmıştı:
“Hastalık ve engellilik nedeniyle ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası hariç olmak üzere diğer hapis cezalarında Adli Tıp Kurumu’na göre cezaevinde tek başına yaşamını sürdüremeyeceğine dair hükümlülere de daha insani koşullarda sağlık ve tedavi süreçlerin olumlu yürütülmesi için konutta infaz şartı getiriyoruz. Bu nedenle 3 yerine 5 yıl hapis cezasını konutta infaz imkanı burada teklifimizde yer vermişiz.”
EN AZ BİN 412 HASTA TUTUKLU VAR
İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) Nisan 2025’te açıkladığı rapora göre cezaevlerinde tespit edilen en az bin 412 hasta tutuklu var.
Hasta tutukluların 161’i kadın, bin 251’i ise erkek.
Rapora göre
- 230 mahpus yaşamını tek başına sürdüremiyor.
- 105 mahpus desteğe ihtiyaç duyuyor.
- 188 mahpus sürekli kontrol altında tutulmak zorunda.
- 335 ağır hasta mahpus cezaevinde tedavi edilemeyecek durumda.
