BIG_TP
Bluesky Social Icon
Gerçeğe yeni ses
Nûmedya24

240 gölün 186’sı kurudu |

Çiftyürek: Devlet Dicle ve Fırat’ı taşıma planı yapmış

240 gölün 186’sı kurudu |

Türkiye ve Kürdistan’daki 240 gölün 186’sı kuruduğunu, 54 gölün kuruma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını raporlayan DEM Parti Milletvekili Sinan Çiftyürek, devletin Batı bölgelerinde “kuraklık tehdidi olursa Dicle ve Fırat suyunu buralara taşımayı planladığını” belirtti.

HABER MERKEZİ – Küresel iklim krizi dünyanın her yerinde etkili olmaya devam ediyor. Türkiye ve Kürdistan da bundan etkileniyor. Onlarca gölün kuruması da iklim krizinin son yıllardaki sonuçlarından biri olarak değerlendiriliyor.

Mezopotamya Haber Ajansı’ndan (MA) Ceylan Şahinli’nin haberine göre, iklim krizinin şiddeti, su kaynaklarının kurumasıyla ölçülürken, Türkiye ve Kuzey Kürdistan’da 240 gölün 186’sı kurudu, 54 göl de kuraklıkla karşı karşıya.

“50 – 60 YIL İÇİNDE ÇÖLLEŞME KAPIDA”

DEM Parti Van Milletvekili Sinan Çiftyürek, 50 – 60 yıl içinde Türkiye ve Kürdistan’da çölleşmenin kapıda olduğunu söyledi. Kalan 54 gölün kurumaya yüz tuttuğunu ifade eden Çiftyürek, krizin tür çeşitliliğini ve hayvan popülasyonunu olumsuz etkilediğini dile getiren Çiftyürek, kriz nedeniyle yabani hayvan popülasyonunda yüzde 73 oranında azalma olduğunu belirtti.

Aylarca sahada yaptıkları araştırmalar sonucu, yaşananların iklim değişimi değil; iklim krizi olduğunun bir kez daha gün yüzüne çıktığını dile getiren Çiftyürek, çölleşme alanlarının daha da yukarıya çıkarak Türkiye ve Kürdistan’ı kapsayacağına dair yapılan saha araştırmalarını buna örnek gösterdi.  Çiftyürek, şunları söyledi:

ד30 derece kuzey ve 30 derece güney enlemleri, çöl iklimi alanıdır. Bilim insanları önümüzdeki 50 ya da 60 yıl civarında bu çöl ikliminin kuzeye doğru yani Antalya, Çukurova, Urfa ve Mardin’e doğru yükselme durumu var’ diyor. Bu, önümüzdeki 50 – 60 yılda bizim sözünü ettiğimiz alanın çölleşme ihtimali var. Özellikle ‘Verimli Hilal’ olarak adlandırdığımız yerler, çölleşme ve kuraklaşmayla yüz yüzedir. Urfa’da obruklar oluştu. Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) halkımızın kaderini değiştirecekti; fakat tarımın kaderini değiştirdi. Erken tuzlanma sonucu bu obruklar oluştu.”

“DİCLE İLE FIRAT’I TAŞIMA PLANI VAR”

Küresel ısınmanın artmasının kendisini Kürdistan’da da hissettirdiğini, Cilo Buzulları’nın ermeye başladığını ifade eden Çiftyürek, “Hem Anadolu hem de Kürdistan’da tatlı su kaynakları çok ciddi bir tehdit altında. Eğer gerçekten tedbir alınmazsa iklim kriziyle memleket ciddi tehdit altında” diye konuştu.

Sırasıyla Hatay’da bulunan Amik Ovası, Konya Ovası gibi geniş tarım arazilerinin de çölleşme sonucu tarım dışı kalmayla karşı karşıya olduğunu ifade eden Çiftyürek, Dicle-Fırat’ı, Erçek ve Van Gölü’nü beseleyen tatlı su kaynaklarının önemli derecede kuruduğunu söyledi. Mardin’de Xurs Şelalesi’nin kurduğunu, yüzey ve yeraltı sularının tükendiğini, artezyen kuyusu için daha önce 100-150 metrede suya ulaşılırken bu derinliğin artık 850 metreye çıktığını dile getiren Çiftyürek, devamla şunları dile getirdi:

דBunlar kapitalizmin doğa ve çevreye dönük olarak zihniyet olarak düşmanca yaklaşımıyla alakalıdır. Bunun somut halini Diyadin ve İliç’teki maden ocaklarında gördük. Bu ocaklar sebebiyle Muş Ovası da ciddi risk altında. Kapitalizmin ‘kullan-at’ tüketim kültürü bu krizi besliyor. Yapay sulama ve toprağın tuzlanması meselesidir. Bu ciddi sonuçlara yer açıyor ve açmaya da devam edecek. 50-60 yıllık ömrü olan barajlar nedeniyle Urfa bölgesi önümüzdeki 30 – 40 yılda Konya gibi tarım dışı kalabilir. Maden ocakları iklim ve çevre krizini tetikleyen bir başka etkendir. Maalesef Meclis’te çıkarılan yasayla şirketler, işverenler çok fazla bürokrasiye takılmadan Anadolu ve Kürdistan’ın bütün alanlarını maden ocaklarına dönüştürebilirler. Devlet kasasında şöyle bir stratejik plan tutuyor, eğer Ege’de, Marmara’da ya da İç Anadolu’da ciddi kuraklık tehdidi olursa Dicle ve Fırat suyunu buralara taşımayı planlamış. Bu çok riskli bir projedir. Fırat ve Dicle nehirleri sadece buradaki halkların değil, Irak ve Suriye’deki milyonlarca insana da gidiyor.”

Benzer Haberler