U. Yoldaş Yılmaz
14 yıldır ilk kez Muslerasız sezona başlayan Galatasaray, Barış Alper Yılmaz’ın öne çıktığı maçta Gaziantep FK deplasmanından 3-0’lık net bir galibiyetle döndü.
Gaziantep FK Teknik Direktörü İsmet Taşdemir’in, pasör ama savunma zafiyeti olan oyuncularla kurduğu orta saha üçlüsü üzerinden bir planı vardı. Bu oyuncuların ayaklarından çıkan uzun toplarla hızlı ve organize kontrataklar hedeflenmişti. Kâğıt üstünde fena durmayan bu plan, maçın başlarında zaman zaman umut vaat eden ataklara da sahne oldu; ancak kulüpler arasındaki makasın açılmış olması, bu stratejinin geri tepmesine neden oldu. Galatasaray bu planı rahat aşarak orta sahada oyunun kontrolünü tamamen eline aldı. Nitekim ikinci gol de, bu tür bir Gaziantep atağının ardından gelişen hızlı hücumla geldi.
Galatasaray, oyunu rahat kuran, üçüncü bölgeye çok çabuk geçen ve sezona fiziksel olarak hazır bir görüntü çizen bir takım izlenimi verdi. Oyun kuramadığı bazı nadir anlarda – ki bu kimi zaman bilinçli bir taktik tercihti – uzun toplarla atak olgunlaştırmaya çalıştı ve bunda da başarılı oldu.
Geçen sezondan bu yana kadronun büyük oranda korunmuş olması ve oyuncular arası uyum, adeta sezon yeni başlamamış da kaldığı yerden devam ediyormuş gibi bir hava oluşturdu. Barış Alper’in santrfor pozisyonundaki performansı göz kamaştırıcıydı. Daha önce de santrfor pozisyonunda oynamıştı ama o zamanlar yalnızca yırtıcılığı ve fiziksel gücüyle dikkat çekiyordu. Bu maçta ve özellikle hazırlık dönemine bakıldığında, birçok yönünü ciddi biçimde geliştirdiği görülüyor. Topsuz koşuları, ileri uçta top tutması, şut kalitesi… Bugünkü performansı, 2 gol, 1 asist, kazanılan penaltı ve kırmızı karta sebep olan hamlesiyle maçı alan oyuncu oldu.
Yeni transfer Sane ise henüz takıma tam uyum sağlayamamış ve fiziksel olarak da tam hazır görünmüyor. Bu durum, bazı taraftarlarda “Yeni Zaha mı?” sorusunu akıllara getirmiş olabilir. Ancak ben ilerleyen haftalarda daha efektif ve takıma katkı sağlayan bir Sane izleyeceğimizi düşünüyorum.
Her ne kadar referans değeri çok yüksek bir maç olmasa da, ortaya konan oyun ve bireysel performanslar Galatasaray adına sezonun umut verici geçeceğini hissettirdi.
Son olarak zemine değinmeden geçemeyeceğim. Yıllardır çözülemeyen bu sorun, ligimizde hem oyun kalitesini ciddi biçimde düşürüyor hem de – en önemlisi – oyuncuların sık ve uzun süreli sakatlanmalarına neden oluyor. Bu konuda kalıcı çözümler üretilmedikçe, sahadaki futbolun gelişimi de sınırlı kalacaktır.
