BIG_TP
Bluesky Social Icon
Gerçeğe yeni ses
Nûmedya24

Tuncer Bakırhan:

Sürecin selameti için kumpas davaları sona ermeli

Tuncer Bakırhan:

DEM Parti Eş Genel Başkanı Bakırhan, partisinin Meclis grup toplantısında gündemdeki gelişmelere ilişkin açıklamalar yaptı. Bakırhan, Demirtaş ve Yüksekdağ ile Kobani davasında tutuklu tüm siyasetçilerin serbest bırakılması çağrısı yaptı. Bakırhan, süreç için demokratik entegrasyon yasalarını işaret etti.

HABER MERKEZİ – Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin grup toplantısında konuştu.

Bakırhan, konuşmasına 4 Kasım 2016’da HDP’ye dönük operasyonun yıldönümü olduğunu hatırlatarak başladı.

SÜRECİN SELAMETİ İÇİN KUMPAS DAVALARI SONA ERMELİ

Bakırhan şunları söyledi:

דTam 9 yıl önce 2016 4 Kasım’ında demokratik siyaset susturulmak istendi. Salt bir hukuk operasyonu değildi. Bu tarih iktidarın Kürt meselesine yaklaşımında radikal bir paradigmanın miladıydı. Hedef sadece tutuklanan arkadaşlarımız değildi onların temsil ettiği 3. Yol paradigmasıydı.Barışı ve eşitliği kararlıca savunanları cezalandırmaktı. 4 Kasım’da siyasi iradeye yapılan müdahale kısa bir süre sonra yerel yönetimlerle devam etti. Birçok belediye eş başkanımız ve yöneticimiz kumpas davalarıyla hedef alındı. Bu süreç hukukun bir araç olarak kullanılmasını hızlandırdı.

Sürecin selameti için kumpas davaları sona ermeli. Barış konuşacaksa kumpas bitmeli. Dün AİHM, Selahattin Demirtaş hakkında 8 Temmuz 2025’te verdiği kararda Kobani davasındaki tutukluluğun siyasi saiklerle sürdürüldüğünü açıkça tespit etmiş ve tahliyesini istemiştir. İktidarın 8 Ekim’de yaptığı itiraz reddedildi ve böylece karar kesinleşmiş oldu. Türkiye AİHS’in 46. Maddesi gereği bu ve daha önce verilmiş AİHM kararlarına uymakla yükümlüdür. Bu nedenle vakit kaybetmeden bir an önce başta Yüksekdağ ve Demirtaş ve Kobani kumpas davasında yargılanan bütün arkadaşlarımız serbest bırakılmalıdır.

Dün de ifade ettim Türkiye’nin normalleşmesi ve toplumsal barışın tesisi hukuka uymaktan geçer. Bu hukuksuzluğu sürdürmenin vicdani ve siyasi karşılığı artık kalmamıştır. Bu ayıp artık bitmelidir.”

DEVLETİN DEMOKRATİK DÖNÜŞÜMÜ GEREKLİ

Barışın temeli ve sürecin güvencesinin demokratik siyaset olduğunu vurgulayan Bakırhan, “Tam da 4 Kasım’ın yıldönümünde bir kez daha çağrımızı açık ve net bir şekilde yapmak istiyoruz. Sürgündeki arkadaşlarımız ülkesine, tutsak siyasetçiler meydanlara, barış da artık bu topraklara dönmelidir” dedi.

Bakırhan tüm bu gelişmelerin yaşanması için devletin demokratik dönüşümünün gerekli olduğuna işaret etti.

Bakırhan şunları söyledi:

ד1 Ekim’de başlayan sürecin sadece bir barış süreci olmadığını aynı zamanda devletin demokratik dönüşümünün imtihanı olduğunu belirten Bakırhan, “Peki devletin demokratik dönüşümü ne demek? Bunu anlatmaya çalışacağım. Türkiye hepimizin ortak evidir. Bundan dolayı duvarları tek tipçilik ile örülen, pencereleri tek yöne baktırılan bir evde ne ortak yaşam olur ne mutluluk olur. 10 yıllardır hatalar yapılıyor. Devlet ‘ben bilirim’ dedikçe hatalar büyüyor, yurttaşın hakları küçülüyor. Devlet ‘ben bilirim’ kibri ile halkın sesini boğdu.”

BİR ÜLKE BARIŞLA BÜYÜR KORKULARLA KÜÇÜLÜR

Bakırhan sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bir ülke barışla büyür korkularla küçülür. Biz barışla ülkeyi ve demokrasisini büyütmek istiyoruz.  Değerli halkımız içtenlikle söyleyeyim bu süreç toplumun tüm kesimlerini içine almak zorunda. Bunun yolu süreci gerçek bir demokratik dönüşüme çevirmekten geçiyor. Mardin’den Muğla’ya, Kars’tan Hatay’a herkes bu dönüşümün öznesi olmalı. Biliyoruz ki; Kürt meselesi Türkiye’nin demokrasisinin kilit taşıdır. O taş yerine oturmadıkça üzerine inşa ettiğiniz hiçbir şey sağlam olmaz. Kürt meselesi çözüldükçe Türkiye demokratikleşecek demokratikleşme genişledikçe hepimiz daha özgür ve rahat nefes alacağız.”

DEMOKRATİK ENTEGRASYON YASALARI

Çözüm için demokratik entegrasyon yasalarını işaret eden Bakırhan, demokratik entegrasyonun bir bölünme ya da teslimiyet olmadığını, tarafların birbirini kabul etmesi ve birlikte yaşamayı esas alması olduğunu söyledi.

Bakırhan’ın bu konudaki açıklamaları şöyle:

דDemokratik entegrasyon, özünde birbirine alışma, birbirine sahip çıkma ve uyum demektir. Bunu en iyi, zıttı olan asimilasyonla kıyaslayarak anlatabiliriz. Yıllardır bu topluma dayatılan asimilasyon “Unut!” der. “Dilini, kimliğini, benliğini, onurunu unut, benim gibi ol” der. Asimilasyon eritir, yok eder, tek tipleştirir. Sayın Öcalan’ın tarif ettiği demokratik entegrasyon ise “Var ol!” der. “Sen Kürt olarak, o Türk olarak, bir diğeri Alevi, Süryani olarak; hep birlikte demokratik cumhuriyetin eşit yurttaşları olalım” der. Biri yok eder, diğeri kucaklar. Biri reddeder, diğeri sahip çıkar. Aradaki fark bu kadar açıktır.

Demokratik entegrasyon; halkların ve inançların kendi diliyle, kültürüyle, kimliğiyle özgürce yaşamasının adıdır.

Açıkça söylüyoruz: Demokratik entegrasyon bir bölünme değildir ama bir teslim olmak da değildir. Demokratik entegrasyon, tarafların birbirini kabul etmesi ve birlikte yaşamayı esas almasıdır. Farklı renklerin, farklı kültürlerin bir araya gelip birbirini tamamlamasıdır. Önemli olan birlik ve uyumdur. Bunun yolu da demokratik entegrasyon yasalarından geçmektedir. Sıkça dile getirdiğimiz, henüz adım atılmamış ama önümüzdeki günlerde atılmasını umut ettiğimiz yasalardan söz ediyoruz. Tarih bize bu fırsatı sunuyor.”

BAHÇELİ’YE TEŞEKKÜR

Bakırhan grup toplantısı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı. MHP lideri Bahçeli’nin Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılması ile ilgili çağrısı üzerine gelen soruyu yanıtlayan Bakırhan, Bahçeli’ye açıklamasından dolayı teşekkür ettiklerini söyledi ve “Çok doğru söylemiş. AİHM 3 kez karar verdi. Başta Demirtaş olmak üzere Kobani kumpas davasında yargılanan tüm arkadaşlarımızın suçsuzluğu mahkeme kararları ile netleşmiştir” dedi.

AHMET TÜRK’TEN AÇIKLAMA

Yerine kayyum atanan Mardin Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Ahmet Türk ise gazetecilerin yönelttiği göreve geri dönmesine ilişkin soruya, “Öyle bir beklentimiz, durum yok şu anda” ifadeleriyle yanıt verdi. Türk, MHP lideri Bahçeli ile görüşmesi için henüz bir tarihin olmadığını ancak görüşme taleplerinin olacağını kaydetti.

Benzer Haberler