Sevda ÇETİNKAYA
Abdullah Öcalan ile görüşmeye gidecek Meclis Komisyonu heyetine katılmayacağını açıklayan CHP, Türkiye’nin en kritik kavşaklarından birinde kendini geriye düşüren bir karar aldı.
Bu tutum, eğer “seçmen kaygısı”yla alındıysa, sanırım CHP Kürtleri seçmeni olarak görmedi.
Dahası, iktidarın bir süredir yapmaya çalıştığı CHP ile Kürtlerin arasına mesafe koyma çabasını güçlendirdi.
Kısacası, bu karar siyasi iktidarın hanesine yazıldı; CHP, Erdoğan’ın ekmeğine yağ sürdü.
Bir ülkede barış olacaksa bunun yolu temas kanallarını kapatmaktan değil, müzakere ve diyalogdan geçer. CHP’nin attığı adım bu kapıyı aralamak yerine sertçe kapattı.
Bu karar yalnızca Kürt seçmeni değil, barış ve Kürt sorununa demokratik çözüm isteyen CHP tabanını da yaraladı.



