BIG_TP
Bluesky Social Icon
Gerçeğe yeni ses
Nûmedya24

Beş mahpus yanarak ölmüştü l

Nakil aracı davası 14 yıl sonra cezasızlıkla sonuçlandı

Beş mahpus yanarak ölmüştü l

2011’de cezaevi nakil aracında çıkan yangında beş mahpus hayatını kaybetti. 14 yıl süren yargılamada sürücü beraat etti, komutan için usulden bozma kararı verildi.

HABER MERKEZİ – Van’dan İstanbul’a gitmekte olan cezaevi nakil aracında çıkan yangında beş mahpus yanarak yaşamını yitirmişti. 2011 yılında yaşanan faciayla ilgili dava dosyası cezasızlıkla kapandı.

Halk TV‘den İsmail Saymaz’ın haberine göre, nakil aracı 11 Eylül 2011 günü Metris Cezaevi’nden yola çıkıp çeşitli şehirlerde mahkumları bırakarak, 15 Eylül’de Van’a ulaşmıştı. Van’dan beş tutukluyu teslim alan nakil aracı aynı günün akşamı Elazığ’da yakıt istasyonundan benzin aldı. Bir saat sonra motor sesinde bozukluk, egzozdan ses gelmesi gibi arızalar yaşandı. Seyir halindeyken aracın arka kapısı açıldı. Kapı askı kayışıyla bağlanarak, yola devam edildi.

Sürücü Cafer Sarı, ustabaşına sorunu aktardı. Ustabaşı “Aracı en yakın servise götürebilirsin” dedi. Ancak Sarı, aracı sürmeye devam etti. 16 Eylül’de sabah saat 5’te Kayseri Pınarbaşı’na geldiklerinde araç birdenbire yanmaya başladı.

Askerler tahliye edildi, ancak yangının hızla ilerlemesi, dumanın artması ve hücre kapısında üçer kilit olması nedeniyle mahpuslar çıkarılamadı.

4 BİLİRKİŞİ RAPORU

Sürücü Cafer Sarı ve araçta komutanı İsmail Bostan hakkında “taksirle öldürmeye sebebiyet” suçlamasıyla Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. İlk rapor, Pınarbaşı Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi üzerine İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) tarafından hazırlandı. Araçların yeterli ve özenli alt bakım görmediği sonucuna varıldı. Dava başlayınca Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesi, Gazi Üniversitesi’nden rapor istedi. Raporda, yangının standart dışı yakıt ikmali ve soğutma sistemi arızası gibi motordaki eksik bakımlar nedeniyle meydana geldiği belirlendi.

Üçüncü rapor ise Karayolları Genel Müdürlüğü’nce hazırlandı. Akaryakıt istasyonu yetkililerinin asli fail olduğu kaydedildi.

Mahkemenin ek rapor istemesi üzerine İTÜ, 2015 tarihli raporu hazırladı. Raporda, aracın İstanbul’dan hareketinden itibaren uzun süre kullanıldığından motorda sıcaklığın yükselmesi ve sızan yağların egzoz gazlarıyla tutuşmasıyla yangının çıkmış olabileceği ifade edildi. “Yangının önceden tahmin edilemeyen teknik arıza sonucu çıkmış olduğu” savunuldu.

DİKKATE ALINAN SON RAPOR

Dava, son rapor doğrultusunda 8 Haziran 2015’te beraat kararıyla bitti. Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018’de kararı bozdu. Kararda “güzergahta veya yakınında yer alan servise müracaat etmeyen” Sarı ile “aracı komutanlığa çekip savcılığa bildirmeyen Bostan’ın kusurlu olduğu kaydedildi.

Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesi, 15 Ocak 2020’de ilk kararda direndi. Yargıtay 12. Ceza Dairesi, 8 Aralık 2021’de tekrar bozdu.

×

YARGITAY’IN SON KARARI

Dosya bu defa da Yargıtay Ceza Genel Kurulu’na gitti ve 11 Haziran 2025’te bitti. Kararda, Sarı hakkındaki beraat kararının yerinde olduğu ifade edildi. Yangının ani geliştiği ve günlük hayatta yaşanabilen vakıa olmadığı beraate gerekçe gösterilerek, şöyle devam edildi:

“Araç seyir hâlindeyken ani ve kuvvetli alev yumağına dönmüştür. Ölenlerin kilitli bölmelerde bulunmaları nedeniyle kurtarılmalarına imkan olmamıştır. Yakıt ikmalinden sonra performansı düşen ve arıza belirtileri gösteren aracın, müdahaleye fırsat tanımayacak ani ve çok etkili bir yangına maruz kalması ve içindekilerin yanarak ölümünü netice vermesi günlük hayatta yaşanılabilen bir vakıa değildir. Bu hâlde meydana gelen neticenin; hayatın olağan akışı ve genel hayat tecrübeleri açısından beklenebilir, tipik bir netice olduğu söylenemez.”

Bostan’la ilgili karar ise İçişleri Bakanlığı’ndan soruşturma izni alınmadan yargılamaya başlandığı için bozuldu.

Benzer Haberler