BIG_TP
Bluesky Social Icon
Gerçeğe yeni ses
Nûmedya24

Cumartesi Anneleri’nin 1078’inci buluşması |

45 yıldır aynı soru: Hayrettin Eren nerede?

Cumartesi Anneleri’nin 1078’inci buluşması |

Cumartesi Anneleri, eylemlerinin 1078’inci haftasında, 45 yıl önce, 12 Eylül darbesi sonrasında gözaltına alınan ve kendisinden bir daha haber alınamayan Hayrettin Eren’in akıbetini sordu. Eren’in kardeşi İkbal Eren ise, Galatasaray Meydanı için İçişleri Bakanlığı’na tepki gösterdi.  

HABER MERKEZİ – Cumartesi Anneleri, gözaltında zorla kaybettirilen ve katledilen yakınlarının akıbetini sormak ve sorumluların cezalandırılması için her Cumartesi gerçekleştirdikleri eylemlerinin 1078’incisi için bir kez daha Galatasaray Meydanı’nda buluştu.

30 yıllık kararlı mücadele | Index on Censorship’ten Cumartesi Anneleri’ne ödül

Cumartesi Anneleri’nin bu haftaki eyleminde, 21 Kasım 1980’de İstanbul Saraçhane’de arkadaşı ile birlikte gözaltına alındıktan sonra bir daha haber alınamayan Hayrettin Eren’in akıbeti soruldu.

Cumartesi İnsanlarından Setenay Yarıcı’nın okuduğu basın açıklamasında, “ Kayıp yakınlarının sesini duymak; onların hakikat ve adalet talebini meşru bir toplumsal talep olarak kabul etmek, hem toplumsal barışın hem de insan onurunun korunması için zorunludur” denildi.

45 YIL ÖNCE GÖZALTINA ALINDI VE AKIBETİ HALA BİLİNMİYOR

Setenay Eren, 45 yıl önce gözaltına alındıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamayan Hayrettin Eren’in hikayesi hakkında şunları dile getirdi:

דHayrettin Eren, 26 yaşındaydı. 1970’li yıllardaki gençlik hareketinin içinde yer aldı. 12 Eylül askeri darbesinin ardından hakkında yakalama kararı çıkarıldı ve aranmaya başlandı. Eren, 21 Kasım 1980 tarihinde Saraçhane Haşim İşcan Geçidi’nde arkadaşıyla birlikte gözaltına alındı. Önce Karagümrük Karakolu’na, ardından aynı operasyonda gözaltına alınan sekiz kişiyle birlikte Gayrettepe Emniyet Müdürlüğü Siyasi Şube’ye götürüldü. Gayrettepe’ye giden anne Elmas Eren, oğlunun gözaltına alınırken kullandığı, babasına ait 34 F 6798 plakalı otomobili Siyasi Şube’nin bahçesinde gördü. Ancak polisler, oğlunu soran Elmas Eren’e ‘Gözaltında böyle biri yok’ cevabını verdi.”

“EREN’İN BEDENİNİ KAYBEDENLERİN İSİMLERİ DEVLET KAYITLARINDA MEVCUT”

Aynı operasyonla gözaltına alınan 8 kişi, mahkemeye çıkarıldıklarında “Hayrettin Eren de bizimle birlikte gözaltındaydı” diyerek suç duyurusunda bulunduklarını aktaran Setenay Yarıcı, Eren için yürütülen hukuki süreçlerle ilgili şunları aktardı:

דEren Ailesi, Milli Güvenlik Konseyi başta olmak üzere tüm resmi makamlara başvurdu ancak aldıkları cevap hiç değişmedi: ‘Hayrettin Eren isimli şahıs gözaltına alınmamıştır, hâlâ aranıyor.’ Tüm hukuki yolları tüketmelerine rağmen hiçbir sonuç alamadılar; Hayrettin’in ve otomobilinin akıbeti 45 yıldır karanlıkta bırakıldı. Failleri cezasızlıkla korundu. Bir kez daha yineliyoruz: Hayrettin Eren’i işkenceyle öldürüp bedenini kaybedenlerin isimleri devletin resmi kayıtlarında mevcuttur. 45 yıldır Hayrettin Eren’in akıbetini ortaya çıkarma ve failleri cezalandırma yükümlülüğünü yerine getirmeyen tüm iktidarlar bu suçun devamcısıdır. Kaç yıl geçerse geçsin; Hayrettin Eren için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten, devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan vazgeçmeyeceğiz.”

“UTANÇ DUVARINI KALDIRIN”

Hayrettin Eren’in kardeşi İkbal Eren ise, yetkililere seslenerek, şunları söyledi:

דGerçekten samimiyseniz kayıplarımızın akıbetini ortaya çıkaracak faillerini yargılayacak ve bir daha insanlık suçu işlenmeyecek bir komisyon kurun. Bu suça ortak olarak siz de insanlık suçu işliyorsunuz. Bize ait olanları bize teslim edin failleri yargılayın. Arkamızdaki utanç duvarını kaldırın. Galatasaray Meydanı’nı açın. Bir meydan nasıl kelepçelenir?”

Benzer Haberler

Şam’dan DSG ile entegrasyon açıklaması |

Şeybani: Ortaklığa inanıyoruz, Kürtlerin haklarına bağlıyız

Barışın dönüşüm fırsatı:

Komünal bir enerji yönetimi ve enerjinin demokratizasyonu

İmamoğlu’ndan partisinin İmralı kararına destek |

“Milletin onayını almayan yöntem” savunması

“Tüm muhalefetin masada olması önemli” |

Hatimoğulları: Süreç seçimden üstündür

Uçum’dan “Kürtçenin özgürlüğü” vurgusu |

"İmralı dinlemesinden sonra süreçte yeni ve somut durum oluşur"

Bakırhan’dan CHP’nin İmralı gerekçesine tepki |

Yüzyıllık bir mesele SEGBİS’e indirilemez, siyaset cesur olmalı