Sürece karşı eleştirilere, “Ne demokrasiden ödün veriyoruz, ne siyasi anlayışımızdan” sözleriyle yanıt veren Ahmet Türk, devletin sürecin ruhuna uygun adımlar atması gerektiğini vurguladı. Türk, “Öcalan’ın özgürlüğü Türkiye demokrasisine katkı sunar” dedi.
HABER MERKEZİ – Yerine kayyum atanan Mardin Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Ahmet Türk, gündemdeki gelişmelere ve sürece dair önemli açıklamalarda bulundu.
Mezopotamya Ajansı‘ndan Azad Altay ve Ahmet Kanbal’a konuşan Ahmet Türk, “Bu ülkenin demokrasiye ihtiyacı var. Demokratik bir toplum, demokratik bir Türkiye ya da demokratik bir cumhuriyet sorunlarını çözer” dedi ve ekledi:
NASIL BİR TÜRKİYE?
×Ama bazı partilerin ulus-devlet anlayışını öne çıkararak ya da ulusal kesimlerin demokrasi anlayışına göre hareket edilirse demokratik Türkiye olmaz. Bir yanda ulusalcıların tarif ettiği bir demokrasi var. Bir de demokratların, aydınların, Kürtlerin ve vicdan sahibi insanların ulaşmak istediği demokratik bir toplum. Bizim istediğimiz demokrasi herkes için demokrasi. Kürt sorunu ve demokrasi birbirine bağlıdır. Başkasının hakkını da görmek lazım. Başkasının hukukunu kabullenmek lazım. Siz bunları yapabilirseniz o zaman Türkiye demokratik bir ülke olur, demokratik toplum yaratılmış olur.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin çağrısına değinen Türk, “Bahçeli partisi adına hareket etmedi, devlet adına böyle bir adımı attı. Sabırla yürütülmesi gereken bir süreç. Özellikle Meclis’in açılması, komisyonun raporunu ortaya koymasından sonra somut adımların atılacağı beklentisi içindeyiz. Zaten bu somut adımlar atılmasa da o zaman bu projenin hiçbir anlamı kalmıyor.
“HALKTA BİR GÜVENSİZLİK VAR, SOMUT ADIMLAR ATILMALI”
“Devletin şeffaf olması gerekir. Eğer bir süreç yürütülüyorsa, sürecin ruhuna uygun adımlar atması gerekir” diyen Türk sözlerini şöyle sürdürdü:
“Beklentiler bellidir, talepler bellidir, ortadadır. Bu beklentiler ve talepler karşısında devletin veyahut hükümetin bu konuda halka bazı mesajlar vermesi gerekir. Ama halkta bir endişe, bir güvensizlik var. Özellikle bu endişe ve güvensizliğin ortadan kaldırılması için daha açık bir siyasetin, politikanın gündeme gelmesi lazım. İnsanlar da bir an önce bazı somut adımların atılması veyahut bu hangi adımlar olacağını görmek istiyor.
CHP’YE YÖNELİK OPERASYONLAR KABUL EDİLEMEZ
CHP’ye yönelik operasyonlar hakkında da konuşan Türk, “Elbette ki doğru değil. Demokratik bir Türkiye için adımlar atılıyorsa -Bizim buradaki beklentimiz sadece Kürtler için değil. Tüm demokrasi, demokratik Türkiye için- Türk halkı için de demokrasi olması gerek. Demokrasiye ihtiyaç var. Demokratik bir toplum yaratma ihtiyacı var. Şimdi biz bir yerde demokratik bir toplum yaratmak için çaba gösterirken diğer tarafta belediyelere saldırılması, belediye başkanlarının cezaevlerine atılması, haklarında davalar açılması kabul edilecek bir durum değil” dedi.
“NE İKTİDARIN NE DE MUHALEFETİN ARKA BAHÇESİYİZ”
“Biz kimsenin de arka bahçesi değiliz. Ne iktidarın, ne muhalefetin” ifadelerini kullanan Türk konuşmasının devamında şunları söyledi:
דDemokrasi inancımıza göre hareket eden bir partiyiz. Muhalefet üzerindeki kurulmuş olan o direnci veyahut o baskıyı kırmaya yönelik de düşüncelerimizi açık açık ifade ederiz. Ama iktidarla yeni bir sürecin başlaması konusunda, 100 yıllık sorunun çözümü konusunda diyalog kurmayı da esas alırız. Bu konuda bize haksızlıklar yapılmasın. Ne demokrasiden ödün veriyoruz, ne siyasi anlayışımızdan ödün veriyoruz. Hep barış istedik, barışın olması konusunda çaba veriyoruz. Bunun için hem iktidarla görüşmeler yapılıyor, hem muhalefetle görüşmeler yapıldı.”
KOMİSYONUN ÖCALAN’IN DİNLEMESİ
Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun Öcalan’ın dinlemesi gerektiğini belirten Türk, “Ben inanıyorum ki gerek parlamentodan bir komisyon gitsin veyahut sivil toplum örgütlerinden bir komisyon gitsin; Sayın Öcalan’ı dinlediklerinde, Sayın Öcalan’ın gerçekten Türkiye’nin geleceğini de çok önemsediğini görmüş olacaklardır. Bu nedenle Sayın Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün Türkiye demokrasisine katkı sunacağına inanıyorum” dedi.
HÜKÜMETE SURİYE ÇAĞRISI
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ve geçici Şam hükümeti arasındaki görüşmelere ve Türkiye’nin bu konudaki tutumuna dikkat çeken Türk, şunları söyledi:
×Kürtler Suriye’den ayrılma gibi bir anlayış içinde değil. Kazanmaya yönelik bazı adımların atılması gerekiyor. Suriye Kürtlerinin hak ve özgürlükleri konusunda engelleyici bir tavır konulduğu zaman bu süreç başarıya ulaşmaz. İşte söyledikleri ‘kadim kardeşlik’ anlayışı bunu gerektiriyor. Suriye Kürtlerinin yüzü Türkiye’ye dönüktür. HTŞ ile görüşüyorsunuz. E gidin Kürtlerle de görüşün bakalım ne istiyorlar? Mazlum Abdî, İlham Ehmed, Foza Yusif, Salih Müslim, Asya Abdullah gibi Kürt siyasi aktörleriyle bir diyalog kurup, Türkiye’ye davet edebilirsiniz. Gidip ziyaret edebilirsiniz. Onların fikirlerini dinleyebilirsiniz. Yani kazanmaya yönelik bazı adımların atılması gerekiyor.
Ahmet Türk’ten hükümete: “HTŞ olacağına Kürtler olsun, kıyamet mi kopacak?”