BM Komisyonu, Güney Sudan’da yöneticilerin kamu kaynaklarını yağmaladığını belirterek, “1,7 milyar dolar ödenen yol projeleri yapılmadı, halk açlıkla boğuşuyor” dedi.
HABER MERKEZİ – Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu, Güney Sudanlı yöneticileri ülkenin kaynaklarını sistematik biçimde yağmalamakla suçladı. Raporda, 2021–2024 yılları arasında Başkan Yardımcısı Benjamin Bol Mel’e bağlı şirketlere “yapılmayan yol çalışmaları” için 1,7 milyar dolar ödendiği belirtildi.
Reuters’in haberine göre komisyon, “Ülke, serveti kişisel kazanca dönüştüren yırtıcı bir elitin eline geçti” ifadelerini kullandı. Güney Sudan’da kişi başına düşen milli gelir, 2011’deki bağımsızlık dönemine kıyasla dörtte bire düşmüş durumda.
YAĞMALANAN KAMU KAYNAKLARI
BM raporuna göre hükümetin 2021–2024 arasında Bol Mel’le bağlantılı şirketlere aktardığı kaynak 2,2 milyar doları buldu. “Petrol karşılığı yol” programı kapsamında ayrılan bu paranın yüzde 60’ı bütçe dışı harcama olarak yapıldı. Ancak, tamamlanan yol çalışmalarının değeri 500 milyon doların altında kaldı.
Raporda, “şirketlerin yol uzunluğunu olduğundan fazla gösterdiği, piyasa fiyatlarının üzerinde ödeme aldığı ve sözleşmedeki şerit sayısını düşürdüğü” vurgulandı.
HALK AÇLIKLA BOĞUŞUYOR
12 milyon nüfuslu ülkede halkın üçte ikisi açlık sınırında yaşıyor. BM, kamu harcamalarının halkın temel ihtiyaçlarını karşılamaktan uzak olduğuna dikkat çekti. Örneğin 2022–2023 bütçesinde Cumhurbaşkanlığı Sağlık Birimi’ne ayrılan kaynak, ülke genelindeki tüm kamu hastanelerinden fazla oldu.
HÜKÜMETTEN İNKAR
Adalet Bakanı Joseph Geng ise raporu reddederek, rakamların abartılı olduğunu savundu. Ekonomik krizin sebebi olarak “iç savaş, iklim değişikliği ve düşen petrol satışlarını” gösterdi.
YOLSUZLUĞUN KÖKLERİ
2011’de bağımsızlığını ilan eden Güney Sudan, iç savaş ve siyasi çatışmalar nedeniyle 400 bin kişinin öldüğü bir dönemi geride bıraktı. Ülke, dış yardımlardaki kesintilerle de karşı karşıya. BM Komisyonu, “yolsuzluk, hükümetin insan hakları yükümlülüklerini yerine getirmesini engellediği gibi silahlı şiddeti doğrudan besliyor” değerlendirmesinde bulundu.



