Gerçeğe yeni ses
Nûmedya24

Rusya-Suriye askeri heyet ziyaretleri sıklaştı |

Ana gündem üslerin geleceği ve S-400'lerin modernizasyonu

Rusya-Suriye askeri heyet ziyaretleri sıklaştı |

Suriye ve Rusya üst düzey askeri heyetlerinin karşılıklı ziyaretleri, iki ülke arasındaki ilişkilerin kritik bir dönüm noktasında olduğunu gösteriyor. Rusya, Suriye’yi “kazanılmış bir müttefik” olarak yeniden konumlandırıyor; Şam ise Moskova’yı “tarihsel bağlar” nedeniyle vazgeçilmez bir ortak olarak görüyor.

HABER MERKEZİ – Suriye Genelkurmay Başkanı Tuğgeneral Ali en-Naasân liderliğindeki üst düzey askeri heyetin Moskova’ya ulaşması ve buna paralel olarak Rusya Hava Kuvvetleri heyetinin Şam’da Suriye ordusunun hava savunma birimlerini ziyaret etmesi, iki ülke arasındaki ilişkilerin kritik bir dönüm noktasında olduğunu gösteriyor.

Bu eş zamanlı ziyaretler, Suriye’de Aralık 2024’te Beşar Esad rejiminin devrilmesinden yaklaşık 10 ay sonra, Moskova ve Şam arasında başlayan pragmatik yakınlaşmanın somut bir yansıması. Suriye geçici Cumhurbaşkanı Ahmed el Şara yönetimindeki geçiş hükümeti, Rusya ile “stratejik iş birliği”ni koruma iradesini yinelerken, bu adımlar hem mevcut askeri varlıkların geleceğini güvence altına almayı hem de Suriye’nin yeniden inşasında Rusya’nın rolünü tanımlamayı hedefliyor.

ESAD DÖNEMİ VE DEĞİŞİM

Rusya, 2015’ten itibaren Suriye iç savaşına doğrudan müdahale ederek Esad rejimini ayakta tutmuş, Akdeniz’deki Tartus deniz üssü ve Lazkiye’deki Hmeymim hava üssü gibi stratejik varlıklarını pekiştirmişti. Bu üsler, Rusya’nın Sovyet sonrası dönemde Orta Doğu’daki tek kalıcı askeri ayak izleriydi ve hem Akdeniz’deki donanma projeksiyonunu hem de Afrika’daki operasyonlarını destekliyordu.

Ancak 2024 sonlarında Hay’at Tahrir el-Şam (HTŞ) öncülüğündeki ilerleyişle Esad’ın Moskova’ya kaçması, Rusya için büyük bir jeopolitik kayıp yarattı. Kremlin, Esad’ı terk ederek (veya en azından askeri desteğini çekerek) yeni gerçekliklere uyum sağladı: Şara ile erken müzakereler sonucunda Rus birlikleri Hama ve Humus’tan çekildi, ancak üsler korundu.

Bu ziyaretler, o geçişin devamı niteliğinde. Naasân’ın Moskova’daki görüşmeleri, Rusya Savunma Bakanlığı ile mevcut anlaşmaların “envanterini” çıkarma ve yeni formatlar belirleme odaklı. Şam’daki Rus hava heyetinin ziyareti ise, Suriye hava savunma sistemlerinin (çoğu Rus yapımı S-300/S-400 kalıntıları) modernizasyonu ve entegrasyonu üzerine yoğunlaşıyor.

Temel anlam: Rusya, Suriye’yi “kazanılmış bir müttefik” olarak yeniden konumlandırıyor; Şam ise Moskova’yı “tarihsel bağlar” nedeniyle vazgeçilmez bir ortak olarak görüyor.

ÜSLERİN GELECEĞİ VE SAVUNMA İŞBİRLİĞİ

Bu ziyaretlerin en somut boyutu, askeri. Rusya, Hmeymim ve Tartus’un geleceğini güvence altına almak için diplomatik ve askeri kanalları eş zamanlı kullanıyor. Şara, “Hmeymim’i vurabilirdik ama tam çatışmayı önledik” diyerek Rusya’ya karşı “ıslah” gösterdiğini vurgulamış; bu, üslerin korunmasının karşılıklı fayda yarattığını ima ediyor.

Hava savunma ziyareti, özellikle anlamlı: Suriye’nin hava sahası, Esad sonrası İsrail’in özgürce kullandığı bir alana dönüştü. Rus heyetinin bu ziyareti, sistemlerin onarımı, eğitim ve belki yeni S-400 sevkiyatını işaret ediyor – ki bu, Suriye ordusunun yeniden yapılandırılması için kritik.

Daha geniş bağlamda, ziyaretler Rusya’nın Orta Doğu’daki nüfuzunu koruma çabasını yansıtıyor. Ukrayna savaşı nedeniyle kaynakları sınırlı olan Moskova, Suriye’yi “ucuz bir kaldıraç” olarak kullanıyor: Üsler, İran ve Türkiye’ye karşı denge unsuru; hava savunma iş birliği ise İsrail’e dolaylı mesaj. Suriye tarafında ise, yeni ordu Rus desteği olmadan toparlanamaz – Naasân’ın ziyareti, bu entegrasyonu hızlandırıyor.

GELECEĞE DAİR İŞARETLER

Suriye-Rusya ilişkilerinin geleceğine dair iyimser ama kırılgan işaretler veriyor. Öncelikle, Şara’nın Ekim ortasında Moskova ziyaretiyle pekişecek bu süreç, ekonomik boyuta kayabilir: Rusya, Suriye’nin enerji ve inşaat sektöründe (yıllarca süren savaşta tahrip olan) rol üstlenebilir, karşılığında üslerin uzun vadeli garantisi alabilir.

Şara’nın “Rusya ile sakin ilişki, ABD ve Batı ile iyi bağlar” vurgusu, Şam’ın çok kutuplu bir dış politika izlediğini gösteriyor. Eğer Ukrayna cephesi kızışırsa, Moskova’nın Suriye’ye kaynak ayırması zorlaşır – ziyaretler bu yüzden “aceleci” görünüyor.

Benzer Haberler