Gerçeğe yeni ses
Nûmedya24

TTB ve SES’ten 6 Şubat depremleri raporu |

“Yeniden inşa edilen yaşam değil, sermaye düzenidir”

TTB ve SES’ten 6 Şubat depremleri raporu |

TTB ve SES’in 30’uncu ay raporu, deprem bölgelerinde sağlık hizmetlerinden barınma sorunlarına, çalışma koşullarından kadın yüküne kadar pek çok krizi ortaya koyuyor: “Binalar var ama yaşam yok.”

HABER MERKEZİ – Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), 6 Şubat 2023 depremlerinin ardından geçen 30 ayı değerlendirdikleri kapsamlı raporu yayımladı. Raporda, altyapı eksikliklerinden niteliksiz konutlara, sağlık hizmetlerindeki aksaklıklardan iş cinayetlerine kadar pek çok sorun gözler önüne serildi.

Çevirim içi yapılan toplantıda konuşan TTB Merkez Konseyi II. Başkanı Dr. Pınar Saip, bölgede hala sağlık hizmetlerinin prefabrik yapılarda verildiğini, sağlık çalışanlarının bu ortamlarda yaşayıp çalıştığını belirtti. Saip, kent merkezlerinin sadece binalarla yeniden inşa edildiğini, ancak asıl ihtiyacın yaşam alanları olduğuna dikkat çekti.

SES Eş Genel Başkanı Nazan Karacabey ise iktidarın afet yönetimi yerine inşaat odaklı politikalara yöneldiğini belirtti. “Dünyanın en büyük şantiyesi” gibi söylemlerin, depremin yarattığı sağlık krizini perdelediğini vurguladı.

Raporda, kadın sağlık emekçilerinin artan bakım yüküne dikkat çekildi. Yaşlı, hasta, çocuk ve engelli bakımının büyük oranda kadınların omzuna yıkıldığı ifade edildi.

‘BİNALAR YAPILIYOR AMA YAŞAM KURULMUYOR’

TTB MYK Üyesi Dr. Ali Kanatlı, 450 bin konut yapılmasının yanında 100 aile sağlığı merkezinin yapılmamasını eleştirdi. “1 milyon 800 bin insanın koruyucu sağlık hizmeti planlanmadan bu konutlar neye yarar?” diye sordu.

Rapora göre, 2022 yılında deprem illerinde 57 işçi hayatını kaybederken bu sayı 2023’te 143’e, 2024’te ise 119’a yükseldi. 2025’in ilk 6 ayında da tablo değişmedi. Kanatlı, “Konutlar işçilerin canı pahasına yapılıyor” dedi.

NİTELİKSİZ KONUTLAR, SAĞLIKSIZ KENTLER

Raporda, yeni yapılan konutlarda sık yağan bir yağmurda su baskını, dökülen sıvalar, bozulan elektrik tesisatları gibi sorunlar yaşandığı kaydedildi. “Bu yapılar yaşanabilir değil” yorumu yapıldı.

Kanatlı, “Afet sadece barınma sorunu yaratmadı. Niteliksiz konutlar, sağlıksız şartlar, yetersiz kamu hizmetleriyle birlikte ciddi bir sağlık krizine yöneldi” dedi.

‘YENİDEN İNŞA EDİLEN YAŞAM DEĞİL, SERMAYE DÜZENİDİR’

Raporun sonunda, “Yönetemeyen iktidar, inşaatla göz boyuyor. Ancak inşa edilen yeni yaşam değil, sermaye için bir düzen” ifadeleriyle, yeniden inşa sürecinin toplum yararına değil, sermaye lehine işlediği belirtildi.

Benzer Haberler