Avrupa Komisyonu ağır taşımacılıkta biyoyakıt kullanımını artırmayı hedeflerken, çevre örgütleri hem gıda güvenliği hem de karbon tutma kapasitesi açısından risklere dikkat çekiyor.
HABER MERKEZİ – Avrupa Komisyonu, ağır taşımacılıkta emisyonları azaltmak için biyoyakıt kullanımını artırmayı planlıyor.
Havacılık ve denizcilik, enerji dönüşümünün en zorlu alanları olmaya devam ediyor. Fosil yakıtlara bağımlılık sürerken bu iki sektör, AB’nin toplam sera gazı emisyonlarının yaklaşık yüzde 8,4’ünü oluşturuyor.
Euronews’in haberine göre AB, temiz enerji yatırımlarına hız verse de ağır taşımacılıkta kullanılabilecek sürdürülebilir yakıtlar henüz gerekli ölçeğe ulaşmış değil.
Komisyon’un hazırladığı belgede, biyoyakıt talebinin 2025’ten itibaren artacağı belirtiliyor. Bu artışın, özellikle “ReFuelEU Aviation” ve “FuelEU Maritime” düzenlemeleriyle sağlanacağı ifade ediliyor. Her iki düzenleme de havacılık ve deniz taşımacılığında yenilenebilir yakıt kullanımını artırmayı hedefliyor.
ÇEVRE ÖRGÜTLERİNDEN UYARI
Ancak çevre örgütleri, biyoyakıtların genişletilmiş kullanımına temkinli yaklaşıyor. Gıda ürünlerinden elde edilen birinci nesil biyoyakıtların gıda güvenliğini riske atabileceğini, orman ürünlerine dayalı üretimin ise karbon tutma kapasitesini düşürebileceğini hatırlatıyorlar.
Biyoyakıtlar kaynaklarına göre üç kategoriye ayrılıyor:
- Birinci nesil: Mısır, şeker kamışı gibi gıda ürünlerinden üretiliyor.
- İkinci nesil: Yenmeyen bitkiler ve tarımsal atıklardan elde ediliyor.
- Üçüncü nesil: Alglerden üretiliyor.
Ancak AB, henüz bu alanlarda yeterli üretim kapasitesine ulaşmış değil. Avrupa Sayıştayı’nın 2023 raporu, sürdürülebilirlik sorunları, sınırlı biyokütle arzı ve yüksek maliyetlerin biyoyakıt kullanımını sınırlandırdığına işaret ediyor. Ayrıca AB’nin uzun vadeli bir biyoyakıt stratejisine sahip olmaması, hem yatırımları hem de sektördeki güveni zedeliyor.
Avrupa Çevre Ajansı’nın son raporu da tabloyu ağırlaştırıyor. Avrupa’nın doğaya dayalı kaynak tüketimi, ekosistemlerin kendini yenileme kapasitesinin üzerinde. Bu durum, karbon emisyonu azaltımı hedefleri açısından önemli bir uyarı niteliğinde.



