Meclis komisyon toplantısında Kürtçe konuşmaları engellenen Barış Anneleri, Kürt sorununun çözümü için ilk olarak Kürtçenin kabul edilmesi gerektiğini söyledi. Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’u samimiyete çağıran Barış Anneleri, “Meclis’te Kürtçe konuşamıyorsak çözüm nerede?” diye sordu.
HABER MERKEZİ – Barış Anneleri Meclisi, Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun 19 Ağustos’ta gerçekleştirilen oturumunda Kürtçe konuşulmasının engellenmesine dair İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi’nde açıklama yaptı.
Komisyon toplantısına katılan Barış Annesi Nezahat Teke, yaşadıkları acıları komisyonda dile getirmek istediklerini kaydetti.
Kürtçe inkarı Meclis Komisyonu’nda hortladı | Kürtçe için tutanaklarda “…” ifadesi kullanıldı
NEZAHAT TEKE: VARLIĞIM KABUL EDİLMİYOR
Kürtçe konuşulmasına izin verilmemesine kırıldıklarını söyleyen Nezahat Teke, “Oradaki vekiller çeviri yapabileceklerini söyledi. Meclis başkanı yine de kabul etmedi. ‘Kayda geçmez, Türkçe konuşulsun’ dedi. ‘Türkçe konuşmak ağır geliyor, zorlanıyorum’ dedim, kabul etmediler. Dilimiz kabul edilmedi, bu beni çok kırdı, üzdü. Eğer kimliğim, dilim yoksa demek ki hala varlığım kabul edilmiyor. Kürt sorunu çözülecekse öncelikle anadil resmi dil olmalı, eğitim dili olmalı” dedi.
KURTULMUŞ’A ‘SAMİYET’ ÇAĞRISI
“İngilizce konuşan biri gelseydi ona tercüman getirmeyecekler miydi?” diye soran Teke, “Komisyonu ve komisyon başkanı Numan Kurtulmuş’u samimiyete davet ediyorum. Eğer bir çözüm olacaksa önce dilim kabul edilsin. Meclis’te inkar edilen dilimiz, varlığımız. Dilimiz kabul edilsin istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Abdullah Öcalan ile görüşülmesini talep ettiklerini aktaran Nezahat Teke, “Sayın Öcalan’ın da bu komisyonda olması, bu süreci yürütmesi gerekiyor. 8 aydır devlet açısından bir adım atılmamış. Bu konuda söylemlerde bulunduk” diye konuştu.
BOZKURT: MECLİS’TE KÜRTÇE KONUŞAMIYORSAM, ÇÖZÜM NEREDE?
Komisyon toplantısına katılan bir diğer Barış Annesi Türkiye Bozkurt da Türkçe’yi iyi bilmediğinden kendini Meclis’te iyi ifade edemediğine dikkat çekerek şunları söyledi:
“Türkiye yüz yılında eğer Meclis’te Kürtçe konuşamıyorsam bu çözüm nerede? Kimliğin varsa dilin de olmalı. Çok dillilik bir devletin zenginliğini gösteriyor. Dilimize her türlü hakaret ve zorbalık yapıldı. Biz demokrasiyi, insan haklarını tanıyan bir devlet istiyoruz. Türkiye Devleti gibi bir devlet istemiyoruz. Ayrıca Kürtler tarafından her türlü adım atıldı ama devlet hala somut bir adım atmadı. Değişen bir şeyin olmadığını görüyoruz. Halk devlete güvenmediğini söylüyor.”
Sultan Bozkurt, Öcalan’a “umut hakkı” tanınması gerektiğine vurguladı.
KIRAN: KAN BARIŞLA YIKANIR
Devletin Kürtçeye tahammül edemediğini belirten Barış Annesi Havva Kıran ise “Eğer vicdan, merhamet ve insanlık olsaydı ‘Annedirler, 2 anne Türkçe konuştu, biri Kürtçe konuşsun’ derlerdi. Keşke biz anneler tüm dilleri bilseydik, derdimizi anlatabilseydik” dedi.
“Asker ve polis annelerine binlerce defa seslendik: Ele ele verip, birlikte barışı getirelim” diyen Kıran sözlerini şöyle sürdürdü:
“Barış Anneleri olarak çağrımız; devlet anayasayı değiştirsin. Kürtlerin varlığını kabul eden anayasa istiyoruz. Adalet ve demokrasi istiyoruz. Kan kanla yıkanmaz, kan barışla yıkanır. Ömrümüz yettiği sürece barış isteyeceğiz.”
Meclis komisyonunda Kürtçe konuşması engellenen Barış Anneleri açıklama yapıyor.
Nezahat Teke: Çözüm diyorlarsa önce anadille başlamalılar. Bu yaklaşımı kabul etmiyoruz. Samimi ve somut adımlar atılmalı. pic.twitter.com/awqLCN4Kxp
— Medine Mamedoğlu (@MamedogluMedine) August 22, 2025
