İmralı’da yapılan son görüşmeye ilişkin bilgi veren Ömer Öcalan, Abdullah Öcalan’ın çözüm sürecine dair güçlü bir iradesin olduğunu söyledi. Ömer Öcalan, “Türkiye’nin artık eski ezberlerle yönetilemeyeceğini, Cumhuriyet’in ikinci yüzyılının ancak köklü bir zihniyet dönüşümüyle anlamlı bir geleceğe taşınabileceğini vurguladı bu ziyaretimizde” dedi.
HABER MERKEZİ- DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Ömer Öcalan, 8 Haziran’da İmralı’da PKK Lideri Abdullah Öcalan ile yaptıkları bayram görüşünün detaylarını paylaştı.
PKK Lideri Öcalan ile İmralı’da üç kez görüştüğünü hatırlatan Ömer Öcalan, koşullar açısından “en olumlu atmosferin” yaptıkları son görüşmede gerçekleştiğini söyledi.
Ömer Öcalan, “Asrın Hukuk Bürosu’nun da kamuoyuyla paylaştığı üzere, İmralı’da yıllardır süren mutlak tecrit politikalarının ardından – sınırlı da olsa – hem aile görüşlerinin hem de siyasi heyet ziyaretlerinin gerçekleşebilmesi önemli ve arttırılması gereken bir gelişmedir” dedi.
HALA DERİN BİR İRADESİ OLDUĞUNU HATIRLATTI
T24’ten Ceren Bayar’ın sorularını yanıtlayan Ömer Öcalan, PKK Lideri Öcalan’ın barış ve çözüm perspektifine olan bağlılığını koruduğunu belirtti ve “Kendisi de barış, özgürlük ve demokratik çözüm yolunda hâlâ derin bir iradeye sahip olduğunu da hatırlattı” dedi.
ÖCALAN: TÜRKİYE ESKİ EZBERLERLE YÖNELİTELEMEZ
Öcalan’ın sürece yaklaşımının daha geniş, yapısal ve paradigmatik bir dönüşüm perspektifiyle değerlendirilmesi gerektiğini belirten Ömer Öcalan, PKK Lideri’nin bu konuda söyledikleri aktardı:
“Kendisi tarihsel, toplumsal ve siyasal bir yeniden inşa süreci gerektiğini vurguluyor. Bu nedenle, Meclis’in, devletin ve tüm siyasi partilerin bu sürece tarihsel bir sorumlulukla yaklaşmaları gerektiğini dile getirdi. Şunu net bir şekilde söyleyebilirim ki Sayın Öcalan, Türkiye’nin içinde bulunduğu siyasal tıkanmışlığı çok daha derin bir düzlemde değerlendiriyor. Türkiye’nin artık eski ezberlerle yönetilemeyeceğini, Cumhuriyet’in ikinci yüzyılının ancak köklü bir zihniyet dönüşümüyle anlamlı bir geleceğe taşınabileceğini vurguladı bu ziyaretimizde.”
ÇÖZÜMÜN YOLU SADECE BİR MASA DEĞİL DEMOKRATİK KATILIM MEKANİZMALARI
Öcalan’ın süreçte DEM Parti’ye ve tüm demokratik çevrelere büyük bir tarihsel sorumluluk düştüğünü belirttiğini kaydeden Ömer Öcalan, Öcalan’ın bu konudaki değerlendirmelerini şöyle aktardı:
“Sayın Öcalan’a göre, çözümün yolu sadece bir masa kurmak değil; bu masaya tüm halkların, kimliklerin, inançların eşit temsil ilkesiyle, özgür iradeyle katılmasını sağlayacak demokratik mekanizmaları tesis etmek. Sayın Öcalan, parti politikalarının, sadece Meclis aritmetiğine sıkışmadan, toplumla doğrudan ilişki kuran, halkın ortak taleplerini taşıyan bir hatta ilerlemesi gerektiğini ifade etti. Bunun da ancak paradigmatik bir dönüşümle, yani demokratik ulus, kadın özgürlüğü, ekolojik toplum ve çoğulculuk temelli yenilenmiş bir siyasal yaklaşımla mümkün olduğunu ifade etti.”
GAZETECİLER, AKADEMİSYENLER, KANAAT ÖNDERLERİ İLE GÖRÜŞME TALEBİ
Ömer Öcalan, Abdullah Öcalan’ın yalnızca devlet ya da belirli siyasi aktörlerle değil; gazeteciler, akademisyenler, siyasi temsilciler ve kanaat önderleri dâhil olmak üzere toplumun tüm kesimleriyle şeffaf ve doğrudan iletişim kurmak istediğini söyledi.
Ömer Öcalan şunları belirtti:
“Sayın Öcalan’ın gazetecilerle, kamuoyunun güven duyduğu isimlerle ve farklı toplumsal kesimlerle görüşmesinin önünün açılması, yalnızca sürece katkı sunmaz, sürece yönelik toplumsal rızayı da büyütür.”
ELEŞTİRİLERE DERİNLİKLİ BİR PERFPEKTİF SUNUYOR
Ömer Öcalan, görüşmede Abdullah Öcalan ile PKK’nin fesih kongresine gönderdiği perspektif metnine gelen değerlendirmeler ve eleştirilerle ilgili de konuştuklarını söyledi. Ömer Öcalan, PKK Lideri’nin metne gelen değerlendirme ve eleştirileri yapıcı bir bakış açısıyla dikkatle değerlendirdiğini söyledi.
Ömer Öcalan “Eleştirileri doğrudan reddetmek yerine, tarihsel bağlamı hatırlatarak derinlikli bir perspektif sunmayı tercih ediyor” dedi.
ALEVİ HALKININ ONURLU DURUŞUNA BÜYÜK BİR KIYMET ATFEDİYOR
PKK Lideri Öcalan’ın perspektif metnine ilişkin Alevi toplumundan gelen değerlendirmelere ilişkin görüşlerini aktardığını belirten Ömer Öcalan, “Sayın Öcalan, Alevi halkına, onların tarihsel direniş çizgisine, özellikle de Seyit Rıza şahsında somutlaşan hakikat arayışına ve onurlu duruşuna büyük bir kıymet atfettiğini çok açık bir şekilde ifade etti” dedi.
ÖCALAN: ALEVİ ÇİZGİSİ DEMOKRATİK DÖNÜŞÜMÜN TEMEL DİNAMİKLERİNDEN
Abdullah Öcalan’ın Aleviliği, Ortadoğu’daki tarihsel hakikat arayışlarının, özgürlük mücadelelerinin ve halkların kardeşliğinin temel bileşenlerinden biri olarak gördüğünü belirten Ömer Öcalan, görüşmeden bu konuyla ilgili şu ayrıntıları paylaştı:
“Sayın Öcalan, Aleviliği özünden, arkhesinden soyutlayarak, onu dar, pragmatik ve şahsi menfaatlere indirgeyen, araçsallaştıran anlayışlara karşı net bir duruş alırken; gerçek anlamda inançla, vicdanla ve özgürlük arayışıyla yoğrulmuş Alevi çizgisini devrimci-demokratik dönüşümün temel dinamiklerinden biri olarak tanımıyor.
Alevi çizgisini devrimci-demokratik dönüşümün temel dinamiklerinden biri olarak tanımıyor. Dolayısıyla Alevi çizgiye dönük güçlü bir sahiplenmeyle hem onu dışarıdan baskılara, asimilasyon çabalarına karşı hem de manipüle edilerek gerçekliğinden koparılma riskine karşı savunuyor. Yine Alevilikteki barış öğretisinin, yenilikçi, toplumcu ve halkçı özün Barış ve Demokratik Toplum inşası açısından önemine vurgu yaptı. İmralı’da birlikte kaldığı arkadaşlarından birinin Alevi kimliğine sahip olduğunu, bu meseleleri birlikte değerlendirerek ele aldıklarını da özellikle ifade etti.”